Rüzgarın fısıldadığı, eski bir melodi,
Kalbimde yankılanır, hatıralar gibi.
Aşkın izlerini, zaman sildi,
Ama rüzgar hep getirir, geçmişin sesi.
Gökyüzü renklenir, umut doğar,
Soru üstüne soru, cevapsız kalırım,
düşünceler yorar, hep bir adım,
Bu dünya koca bir oyun,
herkes sahnede, perde arkasında yalnızım,
Yorulur insan, uykular kaçar,
Sessiz bir karanlık, gözlerinde saklı
Kalbimde yankılanır, yorgun bir zaman
Düşler kayıp, yollar bozuk
Sonsuz rüzgar gibi savrulur anılar
Yokluğun içime işliyor her gece
Yıldızların peşinde, rüyalar uyanır,
Geceye sığmayan hayaller, gündüzleri anlatır.
Karanlıkta parlayan, umut ışıklarım,
Her adımda yanımda, eski hatıralarım.
Geçmişin izleri, geleceğe köprü,
Su diye her sabah,
Kanla yıkıyorum yüzümü
Kokusu siniyor cemalime...
Su diye içiyorum yalnızlığı
Susamıyorum...
Yakalamıştık oysa hayatın ellerinden,
Bırakmıştık acılarımızı.
Ve bakmıştık,
Gözlerimizin en alabildiğine;
Denizlerin sonunu görmüştük,
Bir sahile yaklaşırken.
Kime sarılsam üşürüm,
Üşütürüm sevgimi...
Yalan olup dökülürüm sevdanın üstüne,
Kim çalsa kapımı kaçar, saklanır
Alışırım...
Tuhaf olan,
Yaşamı içinde sindirip
Kokuşan ruhunu
Süslemeye çabalamasıydı.
Her son
Ne anladın sen hayattan,
Bu kadar umarsızken
Harcanan birikimlerinde
Ne anlarsın,
Yoldaşının çektiği acı sende sızlamazken.
Bu vakitleri takıp arkana,
Ne de sessiz gelirdin...
Çalındığında kapım,
Ne komik olurdum her açışımda.
Bir gün yine sensizliğini
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!