Ana tanrıçam, annem Kibelem,
Rükuya varıp önünde eğilsem,
Bir parçasını öder miyim hakkıyın
Ayaklarının altına yüz sürsem?
Cennete dair değil ayaklarını öpmem,
Karnında, kucağında yük olduğumda
Selam söyle anneciğim,
babama.
babaanneme,anneanneme
ve hiç görmediğim dedelerime.
dayılarıma, amcalarıma,halalarıma, teyzelerime
ellerini çabuk tutup giden
45 yıllık şaraba döndük,
şarabı değil yılları dağıtıyor masalara,
Sakiler.
Ne saki, ne şarap ,ne yıl,
Sorguluyor her adımı
Kafası bulandı mı arkadaşlıklar.
Artık Aşk,Aşk Değil
Çocukluk sevgilim kimdi,
var mıydı yüreğimi titreten?
Gözlerine bakamadığım,
dilimi düğümleyen biri oldu mu?
Ergenliğe evrildi mi farkında olmadan
Ayrılmak,
Bir başka yere gitmektir.
Ölmek değil.
Yeni bir denize yelken açmaktır.
kulaç atmaktır yeni sularda.
Çevre, insan, doğa,
Ölümden Sonra Sevilen Şair
Beni de seveceksiniz bir gün,
şiirlerimi okuyacaksınız ezberden.
Güzel okuyana denk gelirseniz,
On ikiden defalarca vuruyorsun.
Karavana sanıyorlar.
Kurşun deliği tek ya...
Kurşunluyorsun köhnemiş ne varsa,
Tüm çürümüşler salıyor kokusunu,
Seni bayatlamış buluyorlar.
Özgürlüğü yakalamak kolay değil.
Yalnız hapishane de değil hapislik.
Ne kırlarda almak nefesi,
ne yayla bulutlarında kulaç atmak sonsuzluğa,
ne de ufuklardaki yolculuğa el tutuş özgürlük.
Uykuları izne çıkardım
Nicedir.
Bölüyorsun gecemi derinden
bam telinden,
ince yerinden düşlerimin.
Özür diliyorum doğadan
hoyratça hırpaladık uzun zaman
yeşil gülümsemelere kıydık,
çayır çimen, dal budak dağlarında.
Karlı tepeleri damıttık üzümlü bağlarda.
Kimse görmez sandık maviye tecavüzü




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!