Yüreğimi çeyizime saklıyorum nakışlı kuşaklarım gibi
Umutlarımı tutsak ediyorum el işi oyaların ucunda
Atama dönmeden sırtımı yer açıyorum sinemde
Dilimde yoktur ayaklar altındaki sevdaların adı
leyladan miras gamla sarılı mecnun yarası
Uzaktır asyama soysuzluğun kara yazısı
Efem çıkar yanında zeybeğin altın sesi
Yâd etmek kalmaz bir iki sözde
Emanetler sarılıdır gönlümde namus gibi
Kefenden başka düşürmez hiçbir entari
Doğunun güneşi dünyaya ilk selam eden
Arasın suyu alnını mesh eden
Öksüz kalmışçasına bir ağıt çıkar toroslardan
Toprak kokan eller şimdi kana beledi gönlünü
Saltanat şerefle değil narayla sürülür oldu…
Kayıt Tarihi : 30.4.2009 17:21:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!