Ey benim sürmeli yârim!
Bakışların gözlerine hapsediyor beni,
Kirpiklerin demirden bir kapı!
Yüzün al al,
Nefesin sıcak,
Aşk kaynıyor kalbinin ocağında!
Sus bu kez, susta ateşlere verme yüreğimi.
Yeter artık, bu kez, bu kez sen kes sesini.
Ben zaten suskundum, bende susarım.
Ama bu kez, sen sus, ne olursun konuşma,
Gözlerinde okuyorum nasılsa diyeceklerini.
Biliyorum, herşey, gözlerinde bitti..
Bu akşam da yine aynı masadayım,
İçiyorum yokluğuna.
Acımı meze yaptım,
Bardaklara hüznümü kattım.
Her yudumda ağladım,
Her nefeste yandım.
Kalbine dokundum, ürperdi bir an.
Gözlerini kaçırdı gözlerimden.
Dudakları gülümsüyordu, görüyordum.
O bunu bilmiyordu.
Kalp atışı hızlanmıştı.
Yüzü al al olmuştu.
Gözlerini kapat, ellerimi kalbine koyacağım,
Bir okyanus fırtınası esecek saçlarında,
Yaralarına merhem olacağım.
Dudaklarından dökülmek istiyorum,
Aşkın yanında adımı zikret,
Seni öyle çok seviyorum ki,
Bir yağmur oldum, gurbete düştüm,
Bu topraklar çok uzak,
Bu topraklar çok soğuk.
Oysa ben, en ılık damlaları getiriyordum,
En güzel aşklara yağıyordum.
Fırtınayı sürüklemiyordum peşimde,
Elektrikler gidince, şehir kabusa dönüyor,
Ama sessizliği, çok güzel.
Rüzgâr var, sana benziyor,
Yağmur yağsa, durulacak bu fırtına,
Yağmur, sanki sana benziyor.
Rüzgâr ister mi ki, yağmur yağsın da,
Bu gün, bir şehri yaktım tam ortasından.
Seni seven yanını yaktım işte, beni unutan yanını..
İstanbul'u yaktım bu gün, Eminönü alevler içinde, Kadıköy çoktan kül oldu.
Gülhane'deki tüm çiçekler soldu,
Çamlıca'daki sevda ormanı yandı.
Ben yandım, içim yandı.
Boş boş sorular mı dersin bilmem, aklımdakilere,
Şimdi yine soruyorum kendi kendime,
Neydim ben, kimdim senin kalbinde?
Sevdaydın, desen, yersiz.
Aşktın, desen, inanması güç.
Sen, bendin, desen.
Avuçlarım, bugün daha bir derinden kanar.
Sitemkar olmak neye yarar,
Ve neye yarar içime kapanmalarım.
Susmalarım, ağlamalarım.
Gelipte, içimi yiyip bitiren bir şey var.
Şimdi, onu bilsem neye yarar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!