Çeşm-i sevdâ her zaman gönlüme hâne benim
Onun için bedenim yâre pervâne benim
Fuzûli “Mecnûn” diye fuzuli bir laf etmiş
Kays’a mecnûn denmesin deli-divâne benim.
Dedim ki;
Ceylan gibi salınarak yürüyor
Gitme güzel sevdiğime benzersin
Boyun, posun çok tanıdık geliyor
Gitme güzel sevdiğime benzersin
Anası vurulmuş yavru ceylanın
Taştan, taşa sekişidir Gülendam.
Leyla cemâlinin, mecnun gönlünü
Cezp ederek çekişidir Gülendam.
Yıllardır yolunu bekledim durdum
Gelme, gelmene de gerek kalmadı
Asık suratında, tebessüm umdum
Gülme, gülmene de gerek kalmadı
İçimde sızı var gayet inceden
İstersen bir de sen ekle sevdiğim
Bahçeye uzan al taze goncadan
Benim niyetime kokla sevdiğim
Yanan aşk ateşi sanma küllenir
Gönül pınarımda bir kuru damla
Hayat musluğumda suyum olsaydın
Sevda denizinde kulaç atarken
Tutunacak salım, kıyım olsaydın
Yaralı gönlüme merhemler salan
Unuttun mu beni, küstün mü bana
Seni ettiğini bulası seni
Seni böyle seven gelmez cihana
Seni açılmadan solası seni
Gönlümü istedin, senindir dedim
Virane bahçene baykuşlar konsun
Bin defa ölesin, bensiz günlerde
Dermansız dertler hep seni bulsun
Hep acı çekesin bensiz günlerde
Gönül bahçen bahar nedir bilmesin
Zemheride kış ayında
Bakışın beni yandırır
Al yanağa güllerini
Takışın beni yandırır
Her sabah, her sabah basin dumanli
Bingöl Dagi niye böyle dertlisin
Rüzgarin efkarli, yamacin gamli
Bingöl Dagi niye böyle dertlisin
Eteginde kayapalar uçmaz mi
BELKİ DE şiirlerde gizliydi AŞK..
Hasretlik düştü yine bahtıma
seviyorken göz göre göre gitmek gerekti bana
hayallerimi bırakıp geri de uzaktan seyretmeler gerekti
Seni sensiz yaşamak düştü hayatıma
Özlemle anmak sadece hayallerde yaşamak
ışık gibi saçardı tek sesi yeter de artardı seviyorum deyişi içimi ...
kaleminize saglık kutluyorum kesinlikle dereceye girmeye layık bir şiirmiş zaten saygılr...