Celal Atay Şiirleri - Şair Celal Atay

YİRMİ DÖRT SAAT (Açık kalp ameliyatı geçiren Veyis Ağabeyime)

Ömrüm kadar,belki daha uzundu
Sedyeyle gittiğin yirmi dört saat.
Yeniden yaşadım çocukluğumu
Yılları düşündüm yirmi dört saat.

Kalbim bir hoş olur, yerinden fırlar
Nazlı yar bu yana baktığı zaman.
Yaralı gönlüme bir güneş doğar
Ansızın kapımı çaldığı zaman.

Bu umutla elli sene yaşarım

Güçlü bir Türkiye bütün emelim
Yıllarca hep bunu, bunu özledim.
İşte başaracak bu kadro dedim
Bu kadroya evet dedim, yetmez mi?

Gerçek adaleti tatmak adına

Üzülme sorulmaz diye
Sorulur bekle yiğidim.
Tüm dertlere bir gün çare
Bulunur bekle yiğidim.

Yarın güzel olur dünden

Bin bir hayallerle geldin buraya
Gerçeğe dönmeyen düşlere vah vah!
Dönmek vakti geldi artık sılaya
Ondan ayrı geçen günlere vah vah! .

Ne çabuk tükendi beş yıllık süre

Sesini duyduktan sonra
Yalnız seni düşünürüm.
Hayal kurup doyasıya
Yalnız seni düşünürüm.

Endam, boy bos bakışını

Gidenler varsın gitsin,onurun kalsın yeter
Mal,mülk peşinden gelir,nelerin olur neler.

Ac,açıkta kalırım diye üzülme,korkma!
Rızkı veren Allah’tır, sakın sakın unutma!

Siyaset sahnesinden yine bir yıldız kaydı
Bu Kutup Yıldızı’ydı, Adnan Kahveci adı

Bin yılda birkaç ana böyle aslan doğurur
Onun gibi kaç kişi milletiyle yoğrulur.

İlin Tokat, ilçen Zile
Kurulmuşsun bir tepede
Bin sekiz yüz seksenlerde
Konduğumuz yer Turgutalp.

Şehir uzak, ulaşım dert

Kapansın tüm lambalar, yalnız sen, ben, ikimiz
Kilitle kapıları bütün perdeler insin,
Kaybolsun birbirinde, birleşsin kalplerimiz
Bedenin bedenimde damla damla erisin.

Öyle sar, öyle sar ki yıllara inat gibi