doğru söyledim
kovuldum dokuz gönülden
yağmur yağdı, yürüdüm
yağmur dindi, yürüdüm
o yağmurlarda ıslanmadım alaattin
sırılsıklam oldum, sırılsıklam
duyup dinlemeyen
dinleyip anlamayan
anlayıp aldırmayanlardansa
huzur yalnızlıkta!
kibirinde boğulan
emekler var
ne olacaklar?
dudak mı bükeceğim?
acı bir tebessümle mi anılacaklar?
emekler var
yok sayılan
ölüp ölüp diriliyorum
uyudum, uyandım sanıyorsunuz
yatağımın, yorganımın dili olsa
dili olsa yastığımın
sol kulağımda çalışan demir-çelik fabrikasından
ve bitmek bilmeyen mesaisinden bahsetseler
kalem kıpırdamıyorsa anlıyorum
kılı kıpırdamamış kimsenin
ne biri birini sevmiş delice
ne biri birine sövmüş dahice
kalem kıpırdamıyor, anlıyorum
kılı kıpırdamamış kimsenin
sır değil, saklamadım
kendimi hiç aklamadım
sana karşı başım eğik
gel dedin, ah varamadım
kendimi yanına bir atsam
kırık bir kalp, dökük bir ev
koca bir hiç onca sevgiye rağmen
sonuç hazin, değdi mi üzmene bizi?
söyle bulabildin mi aradığın her neyse?
kullanışsız bırakmışsın kalbimi giderken
yağmurdan kaçarken
doluya tutulmak gibi bir şey
sana rastlamak, yeniden sevmek
engeller var biliyorum, ben hep gidiyorum
beklerim diyorsun, bekleyemezsin lila
kendini kandırma kadın
isteyerek el çekmedin verdiğin uğraştan
bunu bir yol geç
git bak adamın çehresine
tebessüm ediyordur şimdi
nasıl kibirli, nasıl kendinden emin
bir küfrün
ne mânaya geldiğini
öğrenebilmemiz için
karşımıza çıkan
insanlar var
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!