...
Batmışsa tüm güneşler,
Akşamlar bir örtü gibi sarmışsa,
Çile yumaklarını sarmışsa,
Uzanmış gitmişse tüm yollar,
Çöllerde susuz kalmışsam,
Askin atesinde yansa da ruhun,
Nar olsa, [O] sevgilinin elinden,
Bu yol ne kadar ince dokun mus,
Halatlar son noktasinda gerilmis,
Keman gibi üzerinde oynamak,
Zor ve hassas, olsa da,
Yansıma
....
Bazı başlar gördük vücutler üzerinde,
Taşımaktan sanki yorulmuştu insanlar,
Köprü başlarında bekleyen bir hamal,
Taşımak için senden izin istedi,
.
Nice ciddiyetsiz insanlar gördük,
Bazı köşe başlarında bekleşen,
Üzerlerinde ki libasları dar geldi,
Sıkışmış kalmışsa kişilikleri,
Boyunlarında tasma oldu töreleri,
Seher yelinde, öter kusşar..
Semaya yayılırken, ilk ışıklar,
Yeryüzünde, her agac dallarini kaldirir,
Çiçekler, yapraklaını dikerler ufuka dogru..
Dökülürler irmaklar, cağlar,
Vuslatı bulurlar.
Yaşarken Görenler,
....
Essin rüzgarlar,
Savursunlar bu gece her şeyi,
Alsınlar götürsünler işte,
....Köşe başında ki,
Mahallenin bir hoşça kızı,
Ağzında damla sakızı,
Çiğner-çiğner patlatırdı,
Şen kahkahaları her an dizginsiz,
Bir söyler, bin gülerdi,
Fındık ve Fıtık,
...
Konuşurken sürekli arkasından,
Dilimizde ki fındıkları,ağaçlardan,
Her gece,”pal ormanı”da topladık,
İçine öyle anlamlar doldu ki,
Bizim Mahalle,
..
Yolları taşla kaplı,mermer çeşmeli bir sokaktı,
Küçük ahşap evimizin,yani başinda kalmiş
Bir çınar gibi boy atmıştı,isimsiz agac,
Annem bir zamanlar anlattirdi,
......
Kışın güneşe koşardık,
Yazın güneşten, hep kaçardık,
Çelişkilerle dolu yaşamda,
Benim, güneşimsin,ısığımsın.
...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!