Sen susarken
Ben çok şeyler
Anlatırdım
Anlatacaktım
Bazı şeyleri
Sen gitmişken
Kimsenin bilmediği
Öğrenilmek istenen
Mutlaka noktaya ihtiyaç duyan
Her şeyin içinde olup
Herkese el sallayan...
Üstelik
Daha çok var-gelecek
Uzun zamanlar
Ama dikkat et
Hala olacak mı?
Tekneler...
Bilmiyorum ne vardı saç tellerinde...
Bir fırtına delicesine vururdu,
Bakışlarım mı öyle bakardı yoksa...
Saç tellerinin her hali hoşuma giderdi.
Ne tenhalarda insan
Ne de bir portre
Hiç gülümsemeyi bilmezler
Bilselerdi depremler olmazdı...
Tepenin üzerindeki sis ,hafif
Fırtına değil ben söylüyorum
Hayır ,gün doruk noktasına geldi
Üzüntü kalıntı depolarını harcadı.
Bir kez daha gençlik günlerime döndüm.
Boşuna rüzgara söylenme
Böyle
Sen istedin
Bu saatte çıkmayı
Eh-şimdi
Ters tepen rüzgara da
It's all pure,my hands pray me
But I'm far
And I want shubbling sundown
Because the birth of sun
With death
Single prayer in my hands
Oh ,My God ,my citrus chair
Between the pale shades of cheesecloth
Papper has taken a break from my seats
And I long for wait
For Cemetery Ceromony
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!