Bütün ayrılıklar idama benzer
Ansızın, acısız ve çabuk olanı makbul..
Ah ay ışığım ah canımın içi gel…….
Ah teninin kokusuna pranga olmuşum gel..
Gece bakışlarını yatırma sonsuz karanlıklara gel…..
Başın taş kesilmez mi yabancı dizlerde.yatma gel….
Antrenin ışığını yakmışsın yine..
Yaslanıp yorganın loş karanlığına ağlamaktasın.
Saatin kaç olduğu umurunda bile değil
Bir zamanlar güzelliğini alkışlayan aynalar.
Mahallenin maaş lı dedikoducu kadınları gibi
Gönderdiğim gülleri almamışsınız
En ince yerinden kırıldı gönül aynam
Ve bilirsiniz ayar tutmaz asla kırılan kalpler
Yinede yaşayabilirim bu avuntuyla..
Eskiler alırmış eskiler satarmış
Körükleme dudaklarım aşkın ateşini.
İçme bırak yarım kalsın aşkın şişesini.
Duyma diyemem rast_ı nihavent_i
Sevme diyemem ki yarin gözlerini
Kafiye olsun diye yazmadım inan
Akşam oldu yine gönlümü avutacak kelimler arıyorum
Akşam oldu işte yine çocukluğum çağırıyor duyuyorum
Yorgun argın çıraklık edip üstüme yorgan yaptığım.
Akşam oldu yine hayatımı anlamdıracak sözler dileniyorum.
Gençliğime ait birkaç aşk şiir i de olsa yetinirim.
gece meyhaneden dönerken
Hayat sokağının umut çıkmazında
üç kişi endam eyledi karşıma…
Biz: sarhoşlara bazen sual ederiz.
Söyleyin bana nedir ricaliniz?
Senin aşkın
Mangal ateşini yelleyen el gibi
Cızır cızır pişen benim yüreğim.
Senin aşkın
Yudum yudum mey gibi
Herkes çapı kadar yaşar bu dünyada
Ben seni seveyim dedim matematik yetmedi.
Herkes kalbi kadar sever dedi şarkılar
Ben seni söylesem sesim çıkmadı
Herkes bildiğini yazar dedi şairler
Feracesine aşk_ı sıkıştırmış adam..
Bir çift kara gözsün,
Zahiri ve Batıni olan.
Koca alimsin
koca yürekli öğretmen..
Anlattın ama anlamadık aşkın kudretini..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!