bir çocuğun yüreğinde
sarmalına almalı geceyi
ardışık gölgelerini ürküt
umduğu taşırmalı tana
“gönül yanığında esinle
sinleyim girme içine
neler dökülür bilseniz ah
ahine gün doğar erken
kendine acımasa da
dahası gelir ardından
dandik bakışlarında
kışlarında kar yağardı
dışarı çıkmayacaktı
tırısa kalkacaktı erkenden
densizliğine düşmeden
densizliğinden sıyrılıp “
bir çoğunun ereğinde
sırmalı güne sığmalıydı
sakınmadan korkusuz
dolmalıydı geç olmasın
dolup taşacaktı belki
uğurlu gelişlerinde
tiz
çığlık
keskince
yaralandı
yürek ezadan
dolmalıydı tana
dolmalıydı vatana
ay düşerdin denizden
soğuk dalgaya değip
gülüşlerdin benizden
başından yerden eğip
gel diyene
gelir mi
kırlangıçları sevdin
çamur yüküne evdin
yavrularına devdin
yiyecek sudan sağıp
dol diyene
dolar mı
kanat kırpılışında
sanat çarpılışında
bir at çırpılışında
koca dağına ağıp
yol diyene
yolar mı
subaşlarına iskan
yanı başına mesken
sevincine de sesken
bereketiyle yağıp
ul diyene
ular mı
ozan efem çalışa
güzellikten alışa
yolculukta kalışa
günışığında çağıp
gül diyene
güler mi
090512karahayıtgülce buluşma
Kayıt Tarihi : 15.6.2012 22:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!