‘Bir aritmetik işlem’ şiirimden sadece bu bir beyiti alıyorum:
''İlgileşime seçim kişisel, öğrenilen öğretilen
Zaman ise özgür, toplumsallığa kazanılan''
Aritmetik, hep bir işlem olduğu ile, birer çoklu: sistem, yöntem, denklemdir. Hep açıklama içerir. Sonuç diye söylenilen eşittir işareti, örneğin 1+1=2 bir sonuç değil, sadece bir konu, bir işlem için seçilen çoklu sistemlerden biri ile varılan bir çözümdür… ben buna, bir inceleme için araçlardır diyorum; daha yakın bir zamanda duymuştum, daha önce de hemen her meslek dalında kısa veya geniş anlatımlı da okumuştum, kuran da öyle, bu çalışmaya merak hep güncelliğini koruyacaktır her çağda, her harf bir rakam ile yüklenilmiş, bir cümle böylece çoklu anlam, çoklu alanlarda, çoklu değerler taşıyabiliyor… böylesine bir deneyime giriştim bu şiir ile.
Ayrıca, şiir okulu yok… bunun doğallığı da ‘her yürek bir şiirdir’ anlam gücünde saklıdır… kimi kuralları, hece, vezin, kafiye vs. bu düşünceye dahil olmuyor elbette… buna henüz geliştiremedim kendimi... sanıyorum, başaramayacağım da bunu derken, belki buna, çok uzak bir gelecekte düşünce veya anlayışım yüreğimde bir bir çözülebilecek diye bir açık kapı bırakıyorum kendime… ben daha hala kelimenin cümledeki yerini anlamaya çalışıyorum… bu deneyimde, çapraz oluşturabilecek cümle yapısıyla çalıştım şiiri… en azından, ben böyle adlandırdım bunu, şimdilik… Çaprazı:
=İlgileşime seçim kişisel, toplumsallığa ise kazanılan:
Ya, kendini topluma kazandırmayı başarır
Ya, topluma kazandırılmaya olanaklardan faydalanan
Ya, toplumsallığa kazanılan öğretiler
….……Olarak: seçim hakkı kadar zaman kullanırsın
……………veya seçim hakkına zamanı kullanırsın
………….Özgür olan burada zaman, sadece zaman
………………Hak olarak sadece seçimi kullanırsın
………………………kişisel veya toplumsal
=Zaman ise özgür, öğrenilen öğretilen:
Ya, zamanın özgür olduğu öğretildi diye öğrenildi
Ya, zamanı özgürce, öğrenilen, öğretilen süreç bilmeli
……….Denilen, zaman özgürdür sadece: öğrenilen, öğretilen
şiir bazen sohbet de isteyebiliyor… dil (lisan) bir canlı varlık… şiirimin bu sohbetiyle ben keyif aldım… benden memnun olmayı zevkle izliyor, beklerken… şiirim de sabırlı.. bu onun, sanat olduğunu tek bilen kayıtsız şartsızlığı gücüdür, şiir sanat değerine hakimiyetini korumayı bilir, tek sahibidir… insan ise, heyecan böcekleri sanat eteklerinde (ileride buna savunumu çalışırım) …
Şiirin okulu yok, her yürek bir okul! Şiir yaratıcılık veya yaratıcılıktır derken, düşünce düşünceyi doğurur ve öyle fikir yaratır… insan da bu yaratıcı olgusuyla, ya kendisini bir daha yaratır, ya doğduğu gibi kalır… doğuşu: böylece düşünceleriyle ilgileşiminde kalıyor…şimdilik…bir kıvılcım….. şimşek de olabilir… uzaya gidişler lazer ışığına genişledi… kim bilir, daha yenilikler de olabilecek… insanız işte… elimize bir çöp almışız, can sıkıntısıyla, toprağı çiziştirip duruyoruz, varsın eşeliyor denilsin buna…. Bu olgu, hiç azımsanacak bir değer değildir! Hatta, eşsiz bir değer belki…
Bir örnek okşuyor içimi: mimarlar, yapıları planlamaya yoğunlaştıkça, mimarinin sohbetinden fısıldayışı önce hisseder, giderek eser yaratan mimar değil, hakimiyeti koruyan mimari eserin kendisi olduğu, hissedilir… bu bir açık kapıdır, mimarinin sunduğu…. Ben mimarım diyorsan, girebilirsin içeri, ölçersin boyunu duyarlığı inceldikçe incelir… çalışmak, hiç yoksa bile bir şey, bir çöp tutabilmesidir ellerin… çalışmaya gelişmek için bir deneyimdir, kazandırır… en alt yapısı olarak, kendine güven olan bu olgu, sürekli bir değere yücelecektir…
Bu değer, ona buna bakmaya özen değil, ordan buradan hazırlanmışı alarak değil, eline her gün bir şey tutuşturmak faziletidir… bu hevestir daha henüz, heyecan değil, sevgi oluşturmaktadır daha henüz yöresi, çevresiyle, yani kendine henüz sevgi basamağında…
Geçmişe verilecek bir teşekkür hakkına basitlik tutumlanan bir sokak (köpekliği) hurdahaşlığı bir övgü değil marifet namına… aşk köprüsüne geçiş emeği daha birkaç ömür ister, her yaşamda ekilen tohumlardan aşılanarak… bir eser güzelliği karşısında yeteneksizliği hissetmek değil, o güzelliklerle karşılaşmış olacak kadar adımlar atabilmenin güzelliğine duyulan haz ile gelişmeyi ilerletme aşkına duyulan güven değeridir…yücelik tadı duyumu bir doğuş olan ilk güzelliktir… her doğan bebek bu adımlardan devam edecek… nedir az olan, nedir çok olan öyleyse, bir bebek doğabiliyorsa daha? … Umut bu ışıktır! Bu ışıklar söner mi hiç?
Duygudan saygı, saygıdan sevgi doğar
Ömürlerce emektir adil bir asillik
Üstünde düşün, altında sürün sağar
Durup durup tür oluşabilecek bulaşıcılık
Üstünde düşün, altında sürün!
Bu seçim ve süreç:
ya uygar bir hareketlilik ve bağımsız bir yaşamıyla geleceği de yaşatan,
ya durağan bir benzerlik ve kemirgen bir yaşamıyla sömürecek günü yaşayan
Öğrenim ve öğretim, zamanda özgürlük hakkıdır: Çağın uyum olanakları
Öğrenim ve öğretim, özgürlüğü zamanlama hakkıdır: Çağdan çağa uyumu olanaklaştıran
Öğrenim ve öğretim hakkı, zaman özgürlüğüdür: Çoklu bir çağa uyumlanan olanak
Hep ve sadece
kişi olarak: ya dilediği gibi, ya becerebildiği kadarıyla zamanı kullanma hakkında özgürdür insan...
kişilik ise: bu zaman SÜRECİYLE kazanılan
toplum olarak: ya dilediği gibi, ya becerebildiği kadarıyla zamanı kullanma hakkında özgürlükleridir insanların...
insanlık ise: kendini bu zaman SÜRECİNE kazandıran
Kayıt Tarihi : 30.8.2007 17:41:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Sevinç Kavuk](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/08/30/bir-aritmetik-islemi-ustunde-dusun-altinda-surun.jpg)
Özgürlüğüm,inancımdır.İmanımı söküp almadıkları sürece ki (ALLAH(C.C)'ta başkasının haddi değil...ÖZGÜRÜM.Hem de ebediyyen.
Baki saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (1)