Bin dokuz yüz doksan dokuz yılında,
Yolum duştü Beylikova eline.
Doksan dokuz depremini yaşadım,
Ateş düştü Eskişehir iline.
Beylikahır derler imiş eskiden,
Kiralık her şeyim belediyeden,
Az büyük gibidir bir büyük köyden,
Alpu Bozan dizilmiştir yoluna.
Porsuk Çayı akışıyla süslemiş,
Kır ovayı şırıl şırıl beslemiş,
Hasan Baba nefesiyle seslemiş,
Yunus Emre ruhu ile dolana.
Karlı buzlu yollarında iz sürdüm,
Kimi gün ağladım, kimi gün güldüm,
Güzel dostlar iyi insanlar gördüm,
Düştümse de birkaç kötü diline.
Kim ne derse desin sevmişim seni,
Severim gönülden, candan seveni,
Unutmadım, unutmayın siz beni,
Satmayın namerdin birkaç puluna.
Helal et hakkını Beylikovalı,
İster davacı ol ister davalı,
Hoş gelmeyen hikayeyi masalı,
Ben unuttum bu böylece biline.
Yunus Emre, Kaymaz, Sakarbaşında,
Şafak saydık toprağında taşında,
Kaderimiz yazımızın peşinde
Kapılmış giderim gurbet seline.
İki buçuk yıl sonunda ayrıldım,
Yine gurbet yollarına doğruldum,
Çile ile keder ile yoğruldum,
Merhamet et Rabbim aciz kuluna.
01.04.2008
Kayıt Tarihi : 1.4.2008 13:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Eskişehir Beylikova ilçesinde 1999 yılında başlayan görevim nedeniyle kaldığım 2-3 yıldan bugüne özellikle bir dostumla olan sohbetimin sonunda geçmişten bugüne süzülen duygularımın bir ifadesidir.
GENE BEKLERİZ ESKİŞEHİR E VE BOZÜYÜK E DE....
SELAM,SEVGİ VE SAYGILAR,
SELAM,SEVGİ VE SAYGILAR....
ŞAİRCİK, AHMET NECAT UCUR, BOZÜYÜK
TÜM YORUMLAR (2)