Yine elem yumağı sardı şu günlümü
Bu akşamda hicranla sabahlamak varmış
Zemheri ayazından sert geçen günümü
Şu kaderin sillesine bağlamak varmış
Bu gecede kaderimde ağlamak varmış
Gel darılma nazlı can yüreğime dert olur
Düşmanın oku acıtsa da inan gam yemem
Dostun yan bakışı bile hançerden sert olur
Darılırsan terki diyar eder geri dönmem
Sensiz bir hayat zifiri karanlığa benzer
Bozuldu bağlarım baharım bitti
Dostum sandıklarım terk edip gitti
Hayat nasıl beni böyle eritti
Bu dertli başımla yanar giderim
Yangınım sönmüyor ciğerim köz köz
0ynadı şu hayat bin bir oyunu
Ben oynayamadım depresyondayım
Zehirle içirdi hayat suyunu
Çıkmazlar içinde gayet zordayım
Yalan yalan sevgiler aşklar
Bilge geçinen çok, bilgiden yoksun
Cahiller elinde, ilim perişan
Berrak pınarları, bak sarmış yosun
Cahilin elinden, alim perişan
Talebe hocaya olmuş eğitmen
Parlayan ufkumuzu karanlığa boğdular
Renksiz ışıksız kaldık ümitsiz yarınlarda
Hep rahmeti beklerken dolu olup yağdılar
Şehirler dert yumağı sanki hayat dağlarda
Sevdan diye seni kim başıma bela etiki
Ceza çektiren azap meleğimsin sanki
Bu hayat ne bana nede sana kalır baki
Bir an gibi bakmıssın gelmiş ölüm vakti
Annemi el ettin, babamsa sanki misafir
Şad etmez gönlümü rakıyla şarap
Öyle sarhoşum ki ayılmam çok zor
Bir sevda uğruna olmuşum harap
Sönmek bilmez içimde yanan bu kor
Ben bende değilim derbeder oldum
Kurşun değmiş gibi acır sol yanım
Bu acıma çare dostun bağıdır
Kabul etmez bir yer sıkılır canım
Şu kalan ömrümün son durağıdır
Hüzzam makamından şarkı gibiyim
Çalmaz oldu artık şu gönül telim
Lal olmuşum sanki dönmüyor dilim
Çaresiz kalmışım nere gideyim
Zalim kaderimle başım belada
Sığınacak hiç bir mekanımda yok
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!