Evlat babanın dilinden anlamaz olmuş
Ruhunda isyan, nasihat dinlemez olmuş
Yıkılmış bütün köprüler, eyvah! uçurum
İnkarcı bir nesle, zillet meskenet olmuş…
Edepsizler, arsızlar, insafsızlar...
Tüyü bitmemiş yetimin hakkı
Üzerinde, kadeh kaldıranlar!
Öyle bir dünya ki;
İçi kokmuş,
Dışı küf kesilmiş! ..
Dağları omuz omuza vermişler. Yürekli birer bahadırlar gibi. Taşlar, aşılmaz bir kale duvarı! Metanet omuzlamış sanırsınız. Sert iklimin sert kaburgası sanki!
Fırat, bu dağlara inat bir küheylan! Zincirlerini kıran yağız attır. Asırların nağmesi üzerinde. Nice şairin dilinde sevdadır. Toprağa candır, âşıklara yaren! Velhasıl, ‘efsane nehir’ Fırat’sın.
Seninle yolculuk etmek o kadar güzel ki. Asırlara rağbetin, heybetin var. Suyla gelen medeniyet derim adına!
Kur, Aras bende doğar. Bilirim, Hazar’a bir su kadar yakınlığımı! Bingöl, Kars yaylasından selamım gider, Azerbaycan’a! Bir şah damarı kadar yakınım sana Hazar!
Bir atlıdır, sanki Fırat! Dağlar aşmada, nasıl kanatlanır. Bir kanadına, huyu güzel Murat derler. Aladağlardan süzülür, nice yollardan gelirsin. Öte kanadın, Karasu’dur. Derin vadilerde öykülerin vardır.
Şair sözü, milletin duygu teli
O tel, yürekle bir, titretir eli
O dille, cihana destanlar yazdık
Dinle Hazar’dan, budur fetih dili
Hazar, bir mavi seccade
Ufuk emzirirken, ışıklarını güneşin
Dağlar sanki kan kusuyor!
Göl kızıla boyanıyor.
Yanıyor alevler içinde yüreği
İşte,O anda!
Bir çekirdek danesi, koca cüsse onda
O heybetin altında, ilahi sır onda
O daneden fışkırır afaki güzellik
Tat, lezzet, letafet; can emaresi onda…
İstanbul'u bölüyor ki, sel yatağı bula
Engelleri çözüyor ki, çöl otağı kura
Yedi tepe üstüne çöken dalgalar;
Kıyılara vuruyor ki, göl batağı ola! ..
Malazgirt’i düşünmek,
Asırlara;
Asırlar içindeki sırlara,
Sabır ökçesiyle zamana kulaç atmak gibidir.
Romanlara, Hikâyelere, Fıkralara, şiirlere…
Kurbanlık koyun seçtiler bizi
Sıladan gurbete yol göründü
Bir garip oyun biçtiler bize
Beladan sohbete dil süründü
Sabır ilacını iç dediler
Taht şehri, baht şehri, gönül şehrine
Akan nehir içinde Karakoçan! ..
Gökte yıldız, ışık seli mihrine,
O mihre sancaktır, kucak açan! ..
Bu yurtta, Mevlana sorula dursun! ..
Abi nasılsın beni unuttunuzmu yeni gördüm sizi selam ve saygılar
Bildiğim kadarıyla Elazığlı bir şairimiz.Gerçekten çok kaliteli.Şiirlerinde etkilenmemek mümkün değil.