Kırılmışsın yine bir daha…
Dökülmüş canların,
Yerde dalların saçılmış,
Ey yaşlı koca çınar!
Kim bilir ah kim bilir,
Ne dallar büyüttün.
Ah be hırçın deniz…
Neden solmuş benzin?
Kalmadı da sende yüzen,
Gelip derdini sana için için süzen.
Zaman geçer durulursun,
Belki olmuştur senle hep küsen..!
Sen bizim susmayan sevda türkümüz…
Ses versem sana, gelir mi sesim sana Kudüs!
Kirlendi ellerimiz Aksa’na atılan taşı tutamadık,
Tükenmiş gücümüz yine, öksüz çaresiz bırakıldık,
Can versem sana, biter mi esaretin Kudüs..?
Oturdum dervişin yanına
Beni aldı bir çarpıntı
Sayıklıyordu yine deli deli
Çevir de gözünü ufka
Dön bak!
Arz ve sema sessiz sanma!
Yaşamamış sayıyorum,
Senden olmayan günleri…
Bir bir kenara atıyorum!
Zamandan da saymıyorum,
Seni bilmeden geçen anımı!
Yanımda eksikmiş,
Ağlarken inledi koğuş anlık,
Titredi demir parmaklıklar,
Zangır zangır…
Çaylar demli zifiri karanlık!
Tutulmuş gibi ölümün nöbetine,
Benzi de yok atmış iyice.
Neydi…
Şarkılarda aramak seni?
Bulmaksa maksat,
Yağmurun havasında…
Kuşanıp şemsiyeyi,
İzinde dolaşmak!
uyanınca gözlerin güneşin parıltısına,
tan ağarır ya,
kimi karanlık geceler,
söylerken şarkısını yağmur buluta.
sade ben geleyim o güzel aklına,
olmasam da ben yanında!
Ne güzel şimdi…
Kırlangıçlar başımda,
Gülümser bulutlar,
Döner sevdan gibi!
Müjdeler seni baharıma.
Sen takılırsın ayaklarıma,
Darılırsın ara sıra bana biliyorum,
Baş göz üstüne;
Kıldan ince boynum!
Sevdiğine gönül koyar ya insan.
Geceler bile sayıklar seninle.
Uyku haramdır…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!