şimşeğe benziyor çakır gözlerin
çaktığı yerleri ben biliyorum
takibe davetkâr yolda izlerin
çıktığı yerleri ben biliyorum
bahar olsun sana güzün ve kışın
iyi veya kötü yazdık bir şeyler
BİZ ŞİİRİ BİR CEMAL'DEN ÖĞRENDİK *
şiirsiz hayatı bu yürek neyler
bir mısraya bir ay bir yıl verendik
biz şiiri bir Cemal’den öğrendik
dertler geldi yerleşti ruhuma sine sine
ben de iltica ettim yarimin sinesine
sığındığım o yerde saadeti bulmaya
ben hamuru getirdim sen de biraz bul maya
olursa olsun böylesi olsun
al beni sinene daha ne olsun (Orhan Gencebay)
hasretle yanarken bülbül gülüne
bakışmak derdinde daha ne olsun
pencerede perde narin tülüne
öylesine uzun yazdın arzunu
gel diyorum daha ne istiyorsun
feleğin hışmına karşı kozunu
böl diyorum daha ne istiyorsun
ne sanıyorsun naz yaptığımı mı
rengini sormuştum yanaklarının,
„al“ dedin ya, yetti seni sevmeme.
İçinde nasibim çanaklarının,
„bol“ dedin ya, yetti seni sevmeme.
tesadüf eseri durdun gözüme
Vah ne yazık aşk yolunda canını vermeden
dalgıç olup deniz içinden cevher dermeden (Hoca Ahmed Yesevî)
aşka karşı böyle ne gafilmişiz
sonsuz bakiye mi sanmışdık gülüm
benim gibi o da şaştı dengeyi
kara talih bana alık bakıyor
bilmiyorum artık ili bölgeyi
bastığım topraklar cılık çıkıyor
dıştaki ıstırap artık içleşti
Can, tarikatda dost, yaren, kardeş gibi mânalar taşır. Melamet ehli olamadık ama, Canlarımız ve bizi de Can gören dostlarımız vardır, çok şükür...
zor diyorlar aşka karşı dayanmak
zorluğuna rağmen bezemeyiz Can
kâbuslu geceden hayr’a uyanmak
kaderi kendimiz çizemeyiz Can
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!