Cesaret be Atakan! ..de bunları kendine...
De sevgini yüzüne...dene bir be! bir dene!
Ama yok! sakııın, sakın! ..yine küser susar da
Yine bekler durursun...el böğürde, kırk sene...
Bir gözün deniz mavisi...diğeri de gök senin...
Kaç açıdan baktı isem...bir benzerin yok senin!
Akıl, akıl! zekâ, zekâ! ..huy desen huy! 4 dörtlük!
Kadınsın ki bin meziyet! ..özelliğin çok senin!
Her 4’lük çok şey söyler, 4 cilt gibi, 4 satırda!
4’lüklerden çok şey kalır... alır isen hatırda,
4’lükler 4’lükse de 4’lük deyip geçmeyin be!
Çoğu ağlamaklıysa da... pek azı şen - şatır da
Kırk sene umdum ki bir lâyığını bulmuşsundur...
Kırk sene umdum ki bir sana denk’e uymuşsundur...
Yıllar sonra ne göreyim? ne lâyık da ne denk! ..
Haşa adam adam değil! pek şabalak...bir şebek! ..
Ana! (4’lük)
Ne, can bulurduk bizler, ne de hayat sürerdi,
Er olmasa da olur... onsuz sona ererdi.
İlk yaratılan kadın! Sonradan... o’nun eşi!
“O” iyi ki kadına, verdi analık işi.
İpek mi bu? Bürüm bürüm güce güç sağlayan
Zincir mi ki? Koca baklalı çıpa'ya bağlı
Halat mı yoksa? Gemiyi baba'ya bağlayan
Kemend mi? Şu urgan, boynuma dolalı, yağlı
Vefa sadece bir semt, Istanbul'da vefa'da
Sayende soluk alan bugün zevk ü sefa'da
Yıkılası kelleler, ayaklandı baş oldu
Oysaki bir üflesek yıkılır bir defa'da
Yoğurdum da yazarak, mıncıklayıp
Seni yumuşatamadım kadın, ayıp
Boş yere yıl, ay, hafta, gün, saat
Geçti be... bana da sana da kayıp
Yoğurdum da yazarak, mıncıklayıp
Seni yumuşatamadım kadın, ayıp
Boş yere yıl, ay, hafta, gün, saat
Geçti be... bana da sana da kayıp
Öğrenip benden onu...”Ayyy... çok güzeeelll” demişsin
Ben de bunu gördüm ya...say, aklımı yemişsin
Oysa bir elli yıl vaaar, hiç farkın yok kıl kadar
Halâ aynı güzelsin... kız, sen neymiş? Ne’mişsin?
Müdürüm ben Kadir Peşmen sizinle görüşmek istiyorum.Saygı ve selamlarımı sunarım.
Atakan Bey...
Hakkında konuşmadan önce çok düşünülmesi gereken biri.. hissedebildiğim kadarıyla, mükemmeliyetçi, hiperaktif, dost ve çok sadık bir arkadaş.. hep var olun Atakan Bey..