Arzu Karadoğan Şiirleri - Şair Arzu Kara ...

İkra..Dedi yâr! Yüreğimi Yüreğinin rahlesinde... Adın yazılı dualarımın imamesinde... Seni diler Tanrıdan Kıblemde beş vakit vuslat Zikreder Bir semazen nefesinde... Duy... Dedi yâr! Sana meftun bu kalbi Terkeylediğim ellerinde... Adının tadı bile başka dilimde... Nefesimde solurum her bir heceni Müeebbetim senin bir bakışına Aşk olayım Gözlerinde as beni... Gel...Dedi yâr! Bir gelişin Bin varış olsun yüreğime... Yaz adının sokaklarına beni... Senim çıplak Gönül arefesinde Bayramlık sevdalarını giydir tenime Tutuştur ruhumda yanan mavilerimi Uyut ömrümü Göğsünün sol köşesinde... Sev...Dedi yâr! Hasretin yüreğini sustur Konuştur aşkı vuslatın dilinde... Nü sözlerimin ört üzerini... İçimdeki yangını söndür Tutulsun nutkum Aşkın her harekesinde... Bil...Dedi yâr! Evvelim sendin Sensin ahirim de... 13.03.2011

Dudağımın çölünde kavrulur
Sessizce bir veda busesi
Hüzün dolaşır kıvrımlarında
Yalnız seni anar ruhumda çalınan aşkının senfonisi.

Yokluğun düşüyor yüreğimin kıyamından Yoksun/luğumun secdesine Alnımda sensizliğin gölgesi yâr İçimi kayıp zamanların sancısı hatmediyor Bundandır avuçlarımda kanayan dualar aslında Kıvranan ruhumda sızlıyor n/isyan Susturmuş intizârını Bekleme faslında... Lâl kesmiş cümleler Yas tutuyor hislerim satır aralarında Aşkın biz halinde Kalemimden bir kez olsun düşmedin yâr Şarksı bile yok bu ayrılığın Hicazkâr dilde susmuş notalar Bestesi sen Melodisi aşk kokan bir güftede gizledim Yüreğime astığım serenatımı.. Hüznün nakaratlarında anıyorum adını İnandığım tek yalandın sen Şimdi kıymık batımı sancıların izi var Doğru bildiklerimin arasında Sızlatıyor senden arta kalanlarımı Söyle! Hangi yalan dindirir artık ağrıyan y/anlarımı Yüzümden dökülen ağıtlarda kırılırken aynalar Yokluğun ölesiye sarmış bitikliğimi Kirpiğime asılmış hatıralar Eritiyor Buzdan hayallerle dolu Dört bir yanımı Hâlâ sende yanmakta günahsızlığım Ah benim erte yarınım Bil ki bu sana son firarım Gel! Vuslatın nefesiyle söndür Efkâr üfüren ahımı... 05.03.2011

Gerçeği öldüren masalmış gelişin
Gittin!
Şimdi okunamaz masallarda uykusuzluğum.

Bakarken aynalara sensizliği kırıyorum
Yüzümdeki hüzne bulaştıkça gözlerim

Gözlerime düşen sonbahardı seni sevmek
Gittin
Sararan yaprak misali düştüm dalımdan

İçeme çöktü sanki eylül
Mavisi soldu gökyüzünün

Aylardan hazan günlerden hazin
İçimde dize vuran
Bin ağıtlık sızım...

Acının ıslığı duyuldu
Surun sesinde...

Ah Hera...

Yürek iklimimin sevda kokan mevsimi
Yağmurlarını serp susuz kalan yazıma
Dokunup hayalimin çehresine
Yıka düşlerimi

Şimdi seninle olmak vardı sevgili ;
El ele yürümek kar altında.
İki çay yudumlayıp bir kır bahçesinde,
Demlemek vardı saatleri sevdalı bakışlarında.

Sevdiğim
Yarım kalmış sevinçler bıraktın yaz/g/ılarıma
Yüreğimin boyunu aşan hicran mürekkepli sözler...

Aşkı yazan kalem aşkına
Gülüşünü sızlatma cümlelerimin

Soluma düştü gözlerin Bakışında on marifet Kaşın yay kirpiğin ok Bir sen boyu vurdun beni Yıkıldı şairliğim devrildim aşkın üzerine... Kırkbin şiire sebep Kaç şair doğdu içimde Sesin sesime değdiği günden beri Ölümsüz bir sevda döküldü yüreğimden baştan ayağa bulandım seninle Sevdim Sevdim seni be... Ah benim erte baharım Sen olmadan hiç gelir mi temmuzlarım Gün saydırır hasretin Bir tek gözlerinde erir şubatlarım Bilesin ki Ben sana bir ömürlük aşkla adandım Bin hayat sermektir sana muradım... Heyhat! Gel gör ki Bilmedin aşkına d/okunan kederimi Sevmedin Bir nefes yaşatacak kadar beni Kapı eşiklerinde bıraktın ümitleri Kapattın gönül pencereni... Ah benim ilk göz ağrım son yeminim Seni düşlüyor Gözlerim aşkına rehininim Kirpiğime asıyorum her gece hayalini Hâlâ seni taşıyor şairliğim Şiirlerim şarap kesiği mısralarım zil zurna Sen bana kör Ben sana kördüğümken Kaç şiirime daha vebal olursun Şairliğimi kanatırken böyle Kaç şiirde daha kendini bulursun Söyle... 24.03.2011