Açtık gözümüzü, gördük memuriyeti
Rahmetli babadan, abladan,abiden, çevreden,
Kendimizi de bulduk toy bir delikanlıyken
Memuriyette aniden!
Memurluk yaptık, müdürlük yaptık
Off! amma yorulmuşum, sürekli ekran başında çalışmaktan gözlerim şişti, ayrıca hep aynı pozisyonda oturmaktan boynum tutuldu. Akşam iyi bir masaj yaptırmak gerekecek anlaşılan.
Eskiden böyle miydi? Belki daha basitti ama, daha değişik ve canlı idi bankacılık. Müşterilerin yüzlerini görürdük, sesini duyardık, ikramda bulunurduk. Kendisine özgü bir telaşı, gürültüsü vardı banko önünün ve servisin. Elektrik kuyruğundaki “hoop, beyfendi araya girme” türünden münakaşalara bile alışmıştık hepimiz. Hele şubenin en önemli müşterilerinden Sami Bey’in repo dönüşü işlemi için yetkiliye doğru yönelirken, bir hanımefendinin “Beyefendi, elektrik fatura ödemesi için bu kuyruğa gireceksiniz” diye müdahelesi nasıl da problem olmuştu. Göz gözü görmeyecek şekilde sigara dumanı arasında, uzun kuyrukların erimesini bekleyen, havalem geldi mi? , bakiyem ne olmuş? , ne kadar faiz işlendi defterime? , gibi bugün artık hiç de manalı olmayan sorular gerçi hayli meşgul ederdi bizi ama, ne kadar nostaljik bankacılıktı o günler.
Bugün ise hiç telefon sesi duymadım, neredeyse mesai bitecek, tek bir müşteriyle dahi yüzyüze görüşmedim. Şube içi ekranlar arası elektronik mesaj da nerden çıktıysa, personelle bile doğru dürüst görüşemez olduk.
Birbirini süzerken bakışlarımız,
Çok şey söylüyordu göz kaçırışlarımız,
Cayır cayır yanarken dört bir yanımız,
Meleke kesbetmişti aşkımız
Randevum var bugün..
Kendimle buluşacağım,
Birkaç meze, Rakı - balık,
İstemiyorum başka da kalabalık,
Kafa yapıp demleneceğim,
Kirli çıkını açacağım,
Çağımıza iletişim çağı da denilmektedir. Girdiğimiz mileniumda bu konuda harikaların yaşanacağına inanmaktayım. Günümüzde bir çok sorunun, hiç olmayan, eksik veya yanlış olan iletişimden kaynaklandığı ya da bu nedenle problemlerin çözülemediği gözlenmektedir.
Özellikle etkin ve yeterli iletişemeyen ailelerde, topluluklarda, şirketlerde bu sorun hissedilmektedir. Şirket olsun, devlet olsun idari yapılanmada oluşan fazla kademelerin çokluğu eğer bilinçli ve özel tedbir alınmazsa, iletişimi minumuma indirmekte, gereksiz duvarlarla örülü birbirinden bağımsız hücrelerin iletişim sağlayamadığı bir yapı oluşmaktadır.
Böyle bir yapının çözüm bulması bir yana kendisi bizatihi problem olmaktadır. Çünkü etkili iletişim büyük organizasyonlarda problem oluşmaması ve mevcut çözüm üretebilmesi için çok önemlidir. Günümüzde özelllikle de ülkemizde büyük organizasyonların düştüğü bir tuzak bir bumerangtır bu.
Benim umutlarım vardı..
adı barış ve özgürlüktü..
biraz refah ve..
Yaşamak Sen Gibi Bir Şey!
Yaşamak seni sevmek desem,
Seni sevmek zaten hep seni yaşamak demek...
Ne bileyim? Başka birşey seni sevmek...
Kış yağdı üzerlerine,
Umutlarım üşüdü,
Kar düştü hayallerime,
Dondu beklentilerim!
Duygularım titredi,
İçim yandı!
İlkelerin olacak.
Seni satın alamayacaklar.
Asla bir fiyatın olmayacak..
"Paranın satın alamayacağı şey yoktur"
"Herkesin fiyatı vardır gibi." sözlere kanmayacaksın.
Aptalların uydurduğu atasözlerine inanmayacaksın.
Yalakalar sarmış 4 bir yanını,
Baktığım heryerde izleri duruyor,
Ben seni düşünmek istemesem de,
Bütün cukkalar bana seni hatırlatıyor.
Beraber yürüttünüz siz bu yollarda..!
Sağol Bacım
Arif Üstad yüreğine sağlık. Ben bu yürekte şiir okumadım bu yaşıma kadar üstadımızsınız,varolun