Sen ne zaman gelirsen aklıma
Gözlerim yaşla doluyor
Bir hüzün çöküyor ruhuma
Sorma…
Günlerim zindan oluyor
Boynu bükük yolcular gibi
Hayat bir gemi gibidir
Kaptan sen olursan
Aşkla yaşarsın bu deryada
Geminin rotasını bulursan
Sevgiyi aşkı tadarsın
Hayatın kendisini yaşarsın
Ilık bir eylül akşamındayım Gözlerim dalgın ağlamaklıyım Önümde mesafeler uzuyor upuzun Seni bu uzaklıklar ardında kaybediyorum Ve bu kaybın acısıyla kahrolup Durup durup ağlıyorum Bin bir hatıra geçiyor gözlerimden
Ellerimde hissediyorum sıcaklığını
Bir otobüs durağı
Yığın yığın insanlar,
Kimi gülen kimi ağlayan kalabalık
Ardından acı bir düdük sesi
Ayrılık günleri geldi dayandı
Eylenip burada kalan elveda
Eridi ruhum yüreğim yandı
Sinemi delik delik delen elveda
Gelin birer birer helallaşalım
Yol verin ki şu dağları aşayım
Bir sonbahar akşamıydı
Ağaçlar sarı yapraklarını
Bırakıyor yere usulca
Hava buz gibi soğuk
Yürüyerek eve gidiyorum
Neyse ki iki tek atmış
Bilemezsin senden uzakta
ayrı yaşamanın acısını
yaşayan bilir gurbeti
çeken bilir sevda hasreti
sen çekme sevdiceğim
Dağ başında bir avcı kulübesi
Yerde diz boyu kar
Ocakta ateş dışarıda rüzgâr
Haydi, gel önce uzun uzun sevişelim
Sonra ayı postuna uzanıp
Bütün vücudunu santimetre karelere bölüp
sen hiç güzel gördün mü
görüpde hemen sevdin mi
ben sevdim güzel olan her canlıyı
hayatı sevdim
yaşamayı sevdim
tabiatı sevdim
Yıllar bana ne verdi ki
kederden dertden başka
sevdim sevdim ne kazandım
yaralı bir kalpden başka
seninle geçen o günlerin
Gel uzaklara gidelim
Sen ve ben
Açılalım küçük teknemizle
Mavi denizlere
Teknemizin rotasındaki
Sevgi adasını arayalım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!