Toprak damlardan düşen çocuklar gitmiş, yalınayak düşmüş yollara
Ağır aksak giden kağnılardan kalmamış bitmiş, öküzcükler küsmüş yollara
Ne sevdayı anlatan tülbent işlemeleri ne kilim var anımsatan tüm sevdaları
Bir hiçlik bir pişmanlık bir yoksunluk kalmış buralarda; göçten sonra
Gözlerimi yumuyorum, elinde muşmuladan asalı ihtiyarlar
Öyle köhne halime acıyarak bakıp
Bir gözüme görünüp sonradan kaçıp
Eksiklerimi acımadan ortaya saçıp
Vurma yere; gün olsun da gör beni
Sen güzelsin anladım ben ise yaşlı
Erbabı hafizan dem eyleme, açmaz bu güller
Sen ki bülbülü kabzeyledin, koku saçmaz bu güller
Virdine aşık tutsakların, ondan kaçmaz bu güller
Gam kasavet sarmış dalını, artık batmaz bu güller
Leyli nehar neki fakire, gam eylemez güle
Eylemez bu gamı gönlümden ırak
Güli zarımı yıktı harbetti güzel
Benki azamı ekber nefsi alaydım
Tekbir taşım komadı darbetti güzel
Efkarı halimden belli ahir günümü
Bazen ölebilmek var,
Cennete bakan şehit çocukların gözlerinde
Bazen ağlamak, düşmanın sevinç çığlıklarında
Doğmak yalancı sabahlara, fışkırmak hayata
Ne menem bişey bu, ne menem bişey
Uykularda olanlar hey, hey ki size hey
Tut kürrei dünyayı elinde bir an
Bak gör ki neler var alem içinde
İnsi cinsi karışık akar bir zaman
Ahenk var görene düz bir biçimde
Zaman ver ey gözlerim kararmaya
Deryayı ekberde kadırga mı oldun
Billurunu akıttın soldun be gözüm
Nuru gönlünü niçin bu kadar yordun
İlanı idam edip astın be gözüm
Ne fer kaldı sende nede sende uyku
Ters arpa başağı olmuş içime
Yutkundukça gider ayrılık
Soğanın zarı gibi azı dişime
Acı tadını sürer ki ayrılık
Gündüzü tabut geceyi kabir
Bazen diyorum bazen
Söylemeden yazabilsen
Kurtulsan hin duygularından
Bir an beni sevebilsen
Gerçekten……..
Gülün hüznü ayyukta, yüreği nar oldu bilemedim
Güle düştü abı kevser, buhar oldu bilemedim
Yaprağımda bir fırtına, rüzgar oldu bilemedim
İlanı şan olan sevdam, bana ağyar oldu bilemedim
Dünya bir garip; bi hiç, önümde soldu bilemedim




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!