Bir şiir lazım bana bir şair
Mısraları altın varaklı olmalı
Mutluluk, kıvanç, düş vesair
Kafiyesi şiire nükte koymalı
Seni her şairin yazdığı gibi yazmam
Sen çığlığı müziğe dönüşen bir şeysin
Yıksanda harabe köşkümü sana kızmam
Kırsanda bademi sen içindeki meysin
Emeğimi tarlada nadasa bıraktım
Hafif beli bükük mahsun kaldı tırmık
Yerimde durgunken ummana aktım
Ehline sordum dedi çıkmaz bu kıymık
Ilgıt rüzgar salladı narin dalımı
Çok oldu son bahar yapraklarının uçmasına,
Mevsim soldu güz geldi...
Ya ben, ya ben nekadaar yorgunum bir bilsen
Yokuşlarda gezermişim; sandım ki düz geldi
Kalmadı artık ellerimde yağmur damlası
Hep arkasından baktım akıp giderken
Elimde bir kör fener bitmiş lambası
Korktum gölgesi peşimde giderken
İzler ararım hep yüzümdeki çizgilerde
Balıkçı dedi: heeeey kıyıdakiiii
'' ne var kardeşim tünemişiz şurada''
Balıkçı: salmaları at! Beklemez sudaki...
''Ah be birader balık yokki orada''
Ne enteresan hayat kıyı ile deniz arası,
Dur dur dur bekle ne olur bekle
Ben senin kadar hızlı koşamam
Sen eksik ne varsa hesaba ekle
Ben bendimi aşıp öyle coşamam
Ne bileyim işte böyle hayatım
Siyaha boyamaya az vakit kaldı
Sabahımı benden çaldı geceler
Elimde kıymetli bir yarim vardı
Oda bende mazi kaldı geceler
Ulan gardaş nasıl acıymış böyle
Güneşten ne koptu böyle sevdiğim
Deldi yüreğimi yaktıda geçti
Hasret çok acı benim bildiğim
Gözüme bir melül baktı da geçti
İnletme aşığım sazın hep böyle
Gel be... Çık mabedinden, kaç gel
Ne olacak sanki, iki dudak busesinden?
Ne ölçü birimi bu, ne zalim bi pergel
Koş umutlarına, yakala, kavra ensesinden...
Kahve gözlü, hoş bakışlı sevgili özleniyorsun...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!