İçime dolan sınırsız çığlık
Derinlerin derini yine bir sığlık
Haykırmak istiyorum feryadımı
Yazık ki bulamıyorum takatımı
Yine bana kaldı sırlarım
Sırlarla çizili sınırlarım
Bazen masum bir çocuk
Bazen durgun
Bazen acımasızca asi
Zapdolunmaz bir kükreme
Bazen vurur
Çılgındır sesi
Gidişin yıkar herdefasında
Uslanmaz hayallerimi
Gidişin çeker beni cefasında
Yokluğuna uzanan ellerimi.
Soğuk vuruyor gönlüme
Yakıcı güneş benim
Gülümseyen ay benim
Göklerde yıldız benim
Alem benim nefesim
Kırda kelebek benim
Umuda yolculuktu serabım
Bir ateş çiçeğinin yakıcı mehtabında
Her an kadar zaman yakınım
Hayallerin alamadığı mekanında
Sonsuz bir ateş önce ruhumu saran
Denizler ruhumdan tüten bir türkü
Denizler şahlanır görünce Türk’ü
İçimde saklıdır sular ve adı
Dalgalandıkça duyulur feryadı
Dolunay vururda cemali parlar
Boşluğun elinden tutup,
Köşe bucak gezmekteyim.
Zerre zerre seni yutup,
Şu hacmimi ezmekteyim.
.
Karanlıkta kalmış en korkak korkumsun,
Ürkmüş saklanmış en belirsiz duygumsun.
Kıt kanaat aglayan bir kör gibisin,
Titreyen umutlarin sonda kalmış dibisin.
-1-
Bulutlardan istanbul yağıyor üzerime,
Gözyaşımı karıştırıp kendine,
Ben oluyor sırılsıklam...
Merhametli,acımasız...
...
Soğuk ve yağmurlu gecelerde,
İçime düşen titremesin,
Korkumsun Ruhefza...
Pencereleri bir şimşekle sarsılan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!