Sene 2014
Mevsim sonbahardı seni tanıdığımda.
Vakit Eylülün sonlarıydı.
Ağaçlar yaprak dökerdi, bense şiirler.
Ama bakışların mevsime inat gibiydi.
Baktığın yerden doğardı güneş ve baktığın yerde açardı çiçekler.
Eşini kaybetmiş kumru gibiyim.
Yaşamak zul gelir, ölüm hediye.
Sanki bir kuyunun kara dibiyim,
Bu kimsesizlik bu yalnızlık niye?
Sürgünüm yoluna, aşkına sürgün.
Saate bakıpta aldanma sakın.
Gözümde büyüyen dağ gibi gece.
Ne kadar bilsem de şafağım yakın,
Dibe hiç batmayan yağ gibi gece.
Bin dert yetmez gibi bin daha döken,
Bu nasıl bir özlem nasıl bir çile?
Geçmiyor geceler günler geçmiyor.
Düşsemde bir ömür derdinle dile,
Seçmiyor başka yâr gönlüm seçmiyor.
Yanıp kül olurken aşkın narında,
Ben senin esirin, kölen olsam da,
Sen beni bu kadar hor göremezsin.
Ben senin yolunda saçım yolsam da,
Sen beni bir günlük yar göremezsin.
Benden bu kaçışın, saklanman niye?
Kim bilir kaç vakit yüzüm gülmedi.
İnsanım bana da şetaret gerek.
Bekledim aylarca hala gelmedi.
Artık az da olsa beşaret gerek.
Kaç gün oldu bugün sanma ki saydım.
Bir damla şahadet şerbeti için,
Son damla kanını veren şehitler.
Cennet kapısının nöbeti için,
Göğsünü sipere geren şehitler.
Kalpleri vatanla, imanla atıp,
Nokta koysam, şiir olur kağıda.
Marifeti yazanda mı sanırsın?
Aşk demişler şiir şiir ağıda,
Sevdaya düşersen, sen de tanırsın.
Benden kaçmak için delik arama.
Bu aşkın içinde saklı esrarı.
Şiirlerden anla kârı zararı.
Bir yanardağ gibi parlayıp harı,
Seni de beni de yakmadan yetiş.
Derdinden düşüp de kaldım biçare,
Ağlayarak geçtim geceyi günü.
Umutla uyandım unutup dünü.
Bana kader oldu aşkın sürgünü.
Senin yolunda taş olmasın yeter.
Aşkının hayali sardı içimi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!