Ali Koç Elegeçmez Şiirleri - Şair Ali Ko ...

Harmanla ev arasında;

rüzgarda sallanan
buğday başağı gibi yürüyen

ve kucağındaki bebesiyle

Eve geldim,
kitaplığım yok!
-Hanım, kitaplarım nerede?
-Kanatlanıp uçtular!
- Ya yuvaları?
Onlar da peşlerine takıldılar!

Gençliğimi gurbette harcadım geldim
Gurbetin kokusunu bilmem bu yüzden.
Yalnızlığı yaşadım, hasretlik çektim
Dağların derdini bilmem bu yüzden..
.…..…….*………….
Ay değil, yıllarca çocuk okuttum

Ağaçlardan sarkıyor
çiçekli “beyaz duvak”

Saçları ondüleli,
görünmüyor dal budak

Din;
Yaradan’ın, Kur’an'daki ayetlerini
Bilim;
Yaradan’ın kainatta ve dünya’daki ayetlerini içerir
..
İlki,

Öyle bir sevgili ki doğduğumuz yer
Nereye gitsek hep bizimledir
Ne iş unutturabilir onu
Ne yar, ne nehir...
Yüz kere aşık olsak, yüz yer dolaşsak
Unutmak olanaksız, elimizde değil

Yemyeşil giysisini çıkarınca ağaçlar
Bir veda busesini bekler gibidir dallar
Hicranın kızıl rengi düşerken gözlerine
Son rujunu sürerler dudağına yapraklar.
*
Çığlıksız bir sevinci yaşar artık tüm dallar

Ahh,
Hilmi Amca’nın pandispanyaları kadar lezzetli
Beyaz kurabiyeleri kadar tatlı çocukluğum!
Sana dönmek olanaklı olsa,
gün boyu çelik çomak oynardım.
ve her saklambaç oyununda,

Acaba biz
küçükken
başka bir dünyada mı yaşadık?
Ne cep telefonlarımız vardı
Ne de ateri oynardık
Büyüklerimizden masallar dinlerdik

Ben çocuk oldum mu?
0ldum!

Çok çocuk oldum!
Gül çocuk oldum!
Paşa çocuk oldum!