Ali Kılıç Kakiz Şiirleri - Şair Ali Kılı ...

Ali Kılıç Kakiz

Vahiy Allaha uzanan bir yol.
Kalbi yerinden oynatacak,
Ruhu sarsacak kudrette,
Kalbin soylu meyvesi.
Önümüze konmuş ilahi sofra,
Tevhidin süsü ilahi buyruk..

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Hayır ile şer hak ile batıl kavga eder, bu sırra erilmez.
İşte Beytül Haramın ilâhi sınırları, ihramsız girilmez.
Saygı göstermiyenlere, şefaat eden, kimse bulunmasın.

Aşağıdan yukarıdan cem olup geldiler Safa tepesine.
Hakarete varan sözler söylediler Güzel peygambere.

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Oğul, akıl durur kader yol alır bilmelisin.
Zorluğu yenmek çok zor, az gülmelisin.

Buna olta derler, bir adım gitme sakın ha.
Anne balık nasihat ediyor genç oğluna.

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Tarihin yüz akı,
Bu aziz milletin,
Başında geçmiş acılar,
Hüzünler, nice kayıplar,
Sevdalar, kahramanlıklar var.
Bu asil Millet,

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Vuslat arzusuyla, tutuşmuş gönlümüz,
Taze duygularla sevilen gönül gülümüz.
Göster görelim yüzünü canım peygamberim.

Şefkat dolu bakışların gönüller doldurur.
Güzelliğin bir sır. Ey Arş’dan gelen nur!

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Vahamet hep aynı, kanlı ifrit yakıp yıkıyor.
Hainlere arz yetmiyor, fezalar parselleniyor.

Sataşıyorlar mazlumlara bu ne küstahlık.
Bu dönüşü olmayan kalbe yerleşmiş sapıklık.

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Bu millete inananların bize sevgisi yeter,
Buram buram Anadolu, gönlümde tutuşur tüter.

Her varlık sesleniyor kendine has lisanı pâk dille,
Kalbin ne katı, yağmıyorsan,hiç değilse gürle.

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Rahmetli hoca çok kızar kötü söylermiş,
meşhur hocanın söylemini hatırladım.
Hocanın kötü sözlerine ve kızmasına içerleyen bir zat
hocayı kadıya şikayette bulunmuş.
Kadı, hoca efendiyi huzuruna celbetmiş,
sonra istintaka başlamış.

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

Hırs bitmez, şu uzağa düşen emeldir.
Giden gelmez,bu yakına düşen eceldir.

Niçin söndürür göğsünde ki nuru,
Ölüm her ferdin mukadder sonu.

Devamını Oku
Ali Kılıç Kakiz

İki sıçan yürürler yol kenarında peş peşe
Nerden bilecekler, duymazlardı endişe.

Olmaz deme, hayvanda olsa vardır derdi.
Çıkmaz mı! önlerine koskoca kara bir kedi.

Devamını Oku