Anne kokun nasıl
Sıcaklığın anne
Sütün nasıl anne/ Tatlımı,
Meme ne anne
Nasıl bir şey
Bilmiyorumki
Bir yeminim vardı sana
Yalnızlığın borç hanesine yazdım dipsiz kuyulara
Atıyorum aşkı ses veriyor geceme
Yüreğimden dökülüyor cam kırıklarım
Hasretin yollarına dökerek yürüyorum
Yüreğimde kan izleri
Yüreğime bir beden büyük gelen umutları / Üzerimden çıkarıp gidiyorum / Sormayın bana / Sevdada benim,Hüzünde benim / Kimene
Bütün şiirlerini yüreğinde yakan / Aşk şiirlerinin hüzünlü adamıyım ben
Çal sen yalancı dünyanın sazını / Ben kendi türkümü mırıldanırım dilimin ucunda
Kim saklıyor yağmurlarımı, hasretin bulutlarından
Denizi boğan gözyaşlarımın çilesi ne, gam ne
Kim saklıyor aşkı bir elmanın ısırığında
Hayallerimi yakıp yıkan beni yaşatan
Kadınım
Bir günah işler gibi gel
Bir şafak vakti hayata yeniden döndürülmesini beklediğim
Bir aşkın anılarıyla bakıyorum
Kentimin bir yakasından senin kentine,
Gecenin gizemindeki ürperti
Sabahın şafak vakti kızıllığı alacası kendime getirdi beni.
Derin bir nefes aldım
Sana dokunmak bir öyküde çiçek dikip teni soymaktır yalnızlığa
hasreti giyinmektir şafağın kızılında
güneşin işçiliğinde vurulmaktır gözlerinin ışığına
ve her gece gebedir günahın çocuğuna
Sana dokunmak vahiydir dilimin amentusunda
Sen;
İçindeki mutluluğu
Yüreğindeki sevdayı
Tenindeki ıslaklığı
Sakın kaybetme
Hüzünlerin ve acıların daha fazlası gelse de
Adını kazıdım yüreğimin orta yerine..
Yıldızın gökte boynu bükükse..
Kaval ve bağlama ayrıysa..
Davul ve zurna susuyorsa..
Halaylar öksüz;
Türküler sahipsiz kalır..
Seni düşünüyorum
Her akşam geceyi gözlüyorum fotoğrafının yanıbaşında
Yine içimden geçiyorsun
Bir yıldız seçiyorum kendime
Seçtiğime ben,gerisine sen diyorum
İçim parçalanıyor ağlıyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!