Akıl yaştan değil, baştan bell`òlur,
Kuru`nun yanığı yaş`tan bell`olur,
Siyaset zurnası, başkent çorbası...
Ağrı`dan Hatay`dan Muş`tan bell`olur! ...
..
İnsanın hayat yolu virajlarla doludur
Hızlı gidersen eğer virajı alamazsın
Akıl bu araçtaki direksiyon koludur
Kontrol edemezsen yolunu bulamazsın
..
Akıl şiirleri kısa ve uzun olarak ünlü şairlerden Akıl ile ilgili şiirler ve sözleri
En Yeni Akıl Şiirleri
(Deneme )
Bırakıp gitmek çözüm olsaydı gidenlerin hepsi ihya olurdu.Oysa ne gidenler kaybolup gitti bu coğrafyada,ne kalanların gönlündeki fırtınalar dindi.Özlemler,hasretler ve acı dolu günler bir birini kovaladı .Gözyaşları akıp gitti öylece.Gitmek kimsenin işine yaramadı.
Düşünüyorum da ,gitmene sebep olacak ne yaptım diye.İnanki aklıma bir sebep gelmedi.Hani hep derdin ya “ sen de akıl olsaydı..” diye.Doğru söylüyorsun,bende akıl olsaydı ben bu durumlara düşecek adam olur muydum ? Hiç bu kadar avaz avaz haykırır mıydım ? Kendime yaptım ne yaptıysam.Sevdim,hem de çok sevdim.Sensiz geçen saniyelere tahammülüm yokken,şimdi büsbütün yoksun.Burnumun direği sızlıyor,içim kan ağlıyor.Kendi gölgem bile bana ar geliyor.Ne yaşadığım günler umurumda,ne geçen günler heybemde bir yer işgal ediyor.Bir avuç pişmanlığım olsun isterdim.Sevdiğime,bu kadar bağlandığıma,bu kadar yandığıma pişman olmayı ne kadar çok isterdim.Ama yok,yok işte.Seni seviyorum ve ömrümün sonuna kadar da sevmeye devam edeceğim.Gönlümde sana ayırdığım yerini hiç kimseye vermeyeceğim.Sen benim başımın tacı,yüreğimin tek sahibisin.Bırakıp gitmekle sadece hayatımda olmayacaksın.Ama büsbütün benimsin zaten.Sana dokunamasam da,kokunu alamasam da,başını göğsüme yaslayıp uyumasan da benimsin.Her anım,her saniyem seninle dolu.Belki karşıma çıkmasaydın sevmenin bu kadar güzel olduğunu bilmeyecektim.Romanlarda okurdum sevenin acı çektiğini,sevilenin acı verdiğini.Her acıya rağmen sevmekten vazgeçmeyenlerin budala olduğunu düşünürdüm.Romandır işte deyip,sonunu merak ederdim.Daha yarıya gelmeden sevilenin bir hiç uğruna sevenini yok saydığını okudukça,içimden nefret beslerdim ve isterdim ki romanın sonunda sevilen sevene gelsin,bütün pişmanlığıyla kapıya dayansın.Ama hiç böyle bitmedi okuduğum romanlar.Seven her zaman acı içinde kaldı ve sevilen hayatını bir başkasıyla yaşadı.
Sonumuz böyle olur mu bilmiyorum,ancak eğer böyle olursa da sana kırılmam.Sen mutlu olursan bana yetiyor zaten.Hem gayem seni mutlu etmek değil miydi ? Mutluluğu beraber yaşamak elbette tek arzumdur ama,eğer benimle mutlu olamayacaksan ben buna alınmam.Ben,seninle hiç karşılaşma ihtimalimin olmamasına rağmen sevdim.Yıllardır geleceğin günü bekliyorum,hiç gelmeyeceğini bile bile.Galiba hayatımın en acı tarafı da bu.Beni sevdiğini biliyorum,ya da ben öyle zannediyorum.Yoksa ne diye bunca senedir benimle zaman kaybı yaşayasın ki ? Gecelerin büyük bir kısmını bana ayırdın,benimle yazıştın.Gün oldu beraber güldük,gün oldu beraber ağladık.Gün oldu,her ikimiz de ağlamamıza rağmen bunu bir birimizden sakladık.Yani her ikimiz de gayet güzel yalan söylüyorduk.Bir birimize inanmamamıza rağmen ,bunu hep yaptık.Şimdi ne alemdesin,nasılsın bilmiyorum.Keşke bir haberin gelse de, nasıl olduğunu bilsem dünyalar benim olurdu. Benim seni merak ettiğimi biliyorsun,uykuyu gözlerime haram kıldığımı da..Buna rağmen bana yokluğunun acısını yaşatıyorsun ya, aklım almıyor.Keşke çıkıp sevmediğini söylesen belki bu kadar acı duymazdım.Kim bilir ,belki de gerçekten de sevmiyorsundur.Aklım gidip geliyor.Gel gitler arasında nefes almak zordur be gülüm.Hangi kitapta yazar, seveni böyle acı içinde bırakmak ? Yarım bırakmak,yaralamak,yârdan atmak.Kör kuyularda can çekişen bir esir gibiyim şimdi.Hangi yana tutunsam elimde kalıyor.Hani kıyıya yanaşsam limansız kalıyor.Benim senden başka düşüncem yok.
Bütün iklimlerden uzak bir mevsimsin gözlerimde.Yıldızsız gecelerde içim kan ağlaya ağlaya sabahlıyorum.Sen,kokusunu bilmediğim bir çiçek,uzanıp tutamadığım bir ömürsün.Güz rüzgârlarında yaktım gurbet türkülerini,her kese aykırıydım,sana tutsak.Sevmenin bu kadar suç olduğunu bilmezdim ....
..
Olsada boş şanın şöhretin ünün,
Ömürden gidiyor geçen her günün,
Mal mülk para olmuş İmanın Dinin,
Aldanma boşuna fukara akıl.
Önce düşün Ağayım Paşayım derken,
Mazlumun masumun hakkını yerken,
..
Kâr mı az da hiç konmaz yararlı icatlarım,
Patlamaz fren olsun ki hiç ölmesin canlarım…
Sen, lüks araç, dersin ya freni düşünemezsin,
Görünmez yerde diye mi kâr edinemezsin?
Bil ki biz ölüyoruz frenleriniz yüzünden,
..
Bu Amerikalılar alem adamlar vallahi... Dünya film piyasasının büyük bölümü ellerinde olduğu için, insanları olayları cilalayıp parlatmayı da biliyorlar, ülkeleri yerden yere vurup silkelemeyi de biliyorlar... Holywood denen sinema fabrikasının bir çok ülkenin milli gelirinden ihracatından fazla gelir elde ettiği kulağımıza gelen haberler arasında... Milyonlarca dolar bütçeler ile filmler çeviriyorlar, hiç bir masraftan kaçınmadan, sonrada parsayı topluyorlar milyon dolar olarak...
Silvester Stallone'nin oynadığı o meşhur hayali kahraman Rambo'yu hepiniz tanıyorsunuz. Belki içinizde ''Onu tanıdığım güne lanet ediyorum.'' diyenlerde vardır... Televizyonda filmlerini defalarca izlediniz. Uçtu, kaçtı, on kişinin arasına daldı sağ çıktı, helikopter düşürdü, düşman askerlerinin sabrını taşırdı... Nihayetinde beş altı tane Rambo Filmi yaptı ve köşeyi döndü arkadaş. O filmleri de bizim gibi ülkeler ile birlikte dünyanın bir çok ülkesine de kakaladı ve dünya kadar paralar kazandı hem Amerika hem de kendisi...
Bazı zamanlarda rastlamışsınızdır basında Türk Ramboları benzetmesine ki ne kadar yalan ve yanlış bir söylem olduğu da gün gibi ortada... Benim tertemiz, vatan sevgisi ile dolu dolu askerimi Amerikalının hayali bir kahramanına niye benzeteyim ki? Hiç duydunuz mu onlardan Amerikan Mehmetçiği ya da İngiliz Mehmetçiği diye bir kelime ya da cümle, duyamazsınız... Mehmetçiğin bir anlamı da küçük Muhammed'tir...
..