Mahvolan hayatlarımızın ardından,
Bakıyoruz öylece,
Gün batıyor ama biz uyanıyoruz,
Saf saf, güzelim sadece aşkı haykırıyoruz.
Adımlarımızda ayrılık var,
Bir debdebe içinde akıyor bu satırlar,
Taşıyor gönlümün pınarlarından,
Durdurak bilmeyen uslanmaz bir çocuk,
İpi kopmuş deli bir tay bu satırlar.
Huzurumu satırladım, paramparçayım,
Kızıl topraklarda düşen bir nurum,
Seni senden istememekle büyük bir hatayım,
Gönlüme söz geçiremeyen zayıf bir parçayım.
Yakamda çok güzel bir miras taşıyorum senden,
Günlerimi bahara döndüren,
Gecelerimde sayfaları mürekkeple kirleten,
Beni benden alıp kendine mâleden.
Seni sevmek,
Dünyanın renk renk sayfalarından seni bulup okumak,
Bana verilen en büyük nimetlerdendi,
Öyle ki ben bende değil, sen de senden çok ötedeydi.
Biz, bu ötesi anlamların pençesinde kavruluyorduk,
Hissetmeyi istemek güzeldir,
Hissedilen kişi sen olunca,
Korkulara göğüs germek kolaydır,
Elimi tutan sen olunca.
Sen olunca anlamlı hayat,
Istırap dolu bir yokuştur aşkın hasreti,
Çile çektirir ruha yokluğun sîreti,
Durgun nehirleri cana getirir solmuş gülün sevgisi,
Akmayan söz pınarlarım şimdi sayfaları ıslatır.
Sürgünüm,
Belki sevginden değil,
Ama şefkatinden mahrumum,
Bu efsunlu haller kendiliğinden değil.
Veda bıçağı saplandığından,
Beni üç beş sayfa not mu korkutacak ?
Yoksa birkaç mendeburun verdiği puan mı ?
Bu mu sistem? , nerede adalet, nerede eski Matem,
Ne yazık ki rüyalarıma girer oldu artık, paslı Kalem...
Ağız açtırmaz, kalp tutturmaz bir sınır bu,
Batıyor bak, bir güneş,
Hiçbir şey söylemeden uzaklaşıyor,
Başkalarının , umudu olmaya gidiyor,
Bizi ise , karanlık bir gece bekliyor.
Çürüyüp giden sayfalar arasında,



-
Taha Kılınç
Tüm Yorumlarfazla karışık