Dizim yara bere içinde,
Bir aşağıda bir yukarıda bu ruh acizane,
Sana geldim çaresizce,
Bu uzanan yollar divane, ben divane, sen divane...
Hani dersen,
Ben tanburum,
Fayda vermez dudakların.
Ben de Elif dururum,
Satırlara hasret kalır kulakların.
Dudağında koklarcasına sev beni,
Bir kelebeğim, yaşamında ara en kısa sevgileri,
Geceden sabaha olup biter her şey,
Herkes rüyasında sen yanında ara hep beni.
Bir güneşle birlikte doğarım belki sabahına,
Solgun rüzgarlar dalgın anıları getiriyorlar,
Konya'nın siluetini izlediğim şu binanın yedinci katında,
Bana hayatımdan geçen nice güzelleri hatırlatıyorlar,
Kendimden ve kalbimden çok uzak olduğum gündoğumlarında.
Sanma sakın kendini haklı,
Ne sen de ne de onda had bildirme hakkı,
Unutma! Bir güzele niceleri şehvetle baktı.
Aşık olmak kimin haddine,
Had bildirme elbet yaratanın hakkı...
Ölüm var ya hu,
Etmeyin halk aç iken gününüzü gün,
Para bol ise yetim giydirin, aç doyurun,
Karadır toprak,
Aydınlık isterseniz,
Allah'ı nefes alırken duyun.
İşlemeli bir bakış, nereye ola ki!
Taa en derine saplandı,
Neydi parola, ne önemi kaldı ki,
Anahtar düştü, kapı kendiliğinden açıldı.
Surlar alarm veriyor azizim,
Aylardır mahrumum gözlerinden,
Kaç yüz saat geçti acaba son görüşmemizden?
Mavnalara hapsolmuş bir miçoyum hayalinden,
Seni kaç nefese sığdırdım acaba sevgilim?
Tutkun olduğum gecelerde,
Akıyor durmadan, hayalleri insanların ıssız sokaklara,
Adım adım geceye koşuyorum, benliksiz yarınlara,
Hayallerim, ah sizi çok çok sevdim,
Nerede bıraktım ben onları, yoruldum artık güzelim.
Sensizlik ve sessizlik, tek başına büyük bir konser bu,
Sahi yolumuz nereye?
İstikamet epey bilinmezlikler içinde,
Karanlıklar hediye paketi yapılmış,
Kutsal bir sumakta köylüler yaş içinde.
fazla karışık