ŞİİRCE
Hisli bir şiirdim yâre yazılmış
İnci gibi mısralara dizilmiş
Ayaklar aksıyor, hecem bozulmuş
Uyağı redifi bulamıyorum
Yurdumda bir hazan, bir kırgınlık var
Koca dağlar bile tir tir titriyor
Herkes kendi nef(e)sinin derdinde
Sevinçler mi ?
Onlar hayaller kadar
Endişeler umman, merhametler dar.
SİTEM
Eski dostlar bu dünyadan göçeli
Şeker bile artık tuz benim için
Koyun kuzusunu koyup kaçalı
Bahar bile artık güz benim için
SONSUZA DEK BEŞ VAKİT
Ezanlar ki güneştir karanlıkları delen
Onunla şereflenir doğup dünyaya gelen
Duymazdan gelme sakın dinleme kuru kuru
Binbir türlü tad alır hâktan nasibi olan
Gök yüzü dipsiz bir kuyu misali
Cesaret edipte giremiyorsun
Orada bir yerde sesi geliyor
İşitmek yetmiyor göremiyorsun
Varların içinde koca bir yokluk
TELKİN
Mahzun olma ey Türk sakın!
Sana da güneş doğacak.
Müjdeli zafer pek yakın
İmanın küfrü boğacak.
Ölüm gelir yavaş ve sessiz
Anılar çeker perdeden ellerini
Bahçıvanlar terk eder bir bir
Kırışık alınlı solgun güllerini
Ölüm gelir yavaş ve sessiz
1071 Malazgirt'le girdik kapından
Arş titredi attığımız her bir adımdan
Akıtarak şehidimin kutlu kanından
Toprak iken yurt eyledik biz seni
Atamızdan nice destan dinledik
Türk oğlu derler bana namımı duymayan yok
Cihanı titretirim; yok dengim, düşmanım çok
Şimşeklerle yarışır sadağımda duran ok
Rahvan yürür atlarım, asildir soyum benim
Deli taylara derman kımızdır çayım benim
Şu ölüm uykusundan uyan artık evlâdım
Atiye dön yüzünü, yürü sen de bir adım
Şahlanmandır yeniden, yürümekten muradım
Bağrımdaki yaralar nihayet sarılıyor
Müjdelenen o çağa sonunda giriliyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!