GİTTİĞİNDEN BERİ
Seni konuşmayı arzular gönül
Kiminle konuşsam bilemedim ki
Yalnızlık denilen incecik bir tül
Kılıçla, mızrakla delemedim ki
Biz stresli zamanların çocuklarıyız
Göremeyiz öyle altmışlı yaşları falan
Her gündem yeni bir ölüm sebebi
Her haber dram.
Zincirli, telefonlar bileklere
Ağır ağır can veriyor bak gece
Doğdukça gün, benzi soluklaşıyor
Çekiliyor canı ayaklarından
Düşmüyor tek hece dudaklarından
Ağır ağır can veriyor bak gece
Hayat bazen;
bir bebeğin, annesinin kangren olmuş göğüslerinden süt istemesi kadar acı.
Ölüm gibi bir muhafız beklerken başında,
gel etme azizim, şu dünyayı baş tacı.
HAZİNE
İki sütün arsında saklı hazine
Kime desen durma sakın, hemen kaz derler
Yırtık, noksan bu harita yetmez gizine
Sende akıl hiç yok, yahut pekçe az derler
KALEME NASİHAT
Ey benim çilekeş dertli ortağım
Benden duyduğunu aşikar etme
Bu dünyadan göçüp gittigim o dem
Ağlayıp, inleyip yasımı tutma
Çağdan öte bir çağdayız karanlık mı karanlık
Asumanda yankılanır bebeklerin tiz sesi
Yeisler ebedi dosttur mutluluksa bir anlık
Ne kıyametler koparır İsrafilin nefesi
Kırmızı güller hazanda, siyahlar durmaz açar
KARÆ SEVDAM
Ey dünyanın gözbebeği , ey kara sevdam
Sapsarı çöllerde açan siyah zambağım
Ey Adem 'in yakarışı, çileli Havvam
Hacerin yavrusuna em, zemzem membağım
KIRGINIM
Nazenin hülyalar dolu ceplerim
Halimi boşuna sorma kırgınım
Delindi ya artık gönül kaplarım
Aşk tutmaz bir daha,sarma kırgınım
Bir sevda kölesiyim, omuzlamış dağları
Sırtımdaki yük ile aşıyorum çağları
Batmasın diye güneş batıda nöbetteyim
Ezelden geliyorum sonsuz bir ebetteyim
Zirveyse memleketin ırmağım terse akar
Hicretim sana benim yollarım sana çıkar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!