Özgürlüktü istedikleri
Savaşmak değil,
Doyasıya koşmaktı istedikleri
Ölmek değil,
Alışılagelmiş bir hayattı
İstedikleri lüks değil,
Alkışlama boşuna duymazlar
Burası aslında tiyatro sahnesi değil
karşındaki oyuncularmı sanıyorsun asla..
Alelade gördüğün şeyler gerçek değil..
Bağırma boşuna kimse yok burda
Bilmediğim bir ses
Ateşlere atlıyorum geceleri
sensizlik kayboldğum yollar
içimde büyüttüm kendimi
nerede yalnız kalırsam ellerini ararım
ne oldu bu rüyandan da mı uyandın sevgili
Eller şimdi seni özlüyor,
Uykular gün doğumunda batıyor
Kulaklarım sesinle çalkalanırken,
Her aşk bir hikayeye dönüşüyor.
Sokaklarında ettiğimiz yeminler
Ne zaman düşer yapraklar,
Ufukta ne kaldı sıradan.
Yokluğun aşk dolu
Özlem kokan sevgili..
Karıştık işte birbirimize,
Yıldırımlar çarpar,
Sonra,
Şimşekler ve gök gürültüsü gelir.
Yalnızlığa kaş çatar akşamlar,
Mevsim gelir..
Mevsim gelir,
Sürülmüş yüzüne gözüne
Küçük bir çocuk gibi var içimde
Büyüdükçe büyüyor gözleri
küçük bir rüya iken
büyük bir hayata dönüşen,
Anlamıyorum gelip geçen zamanı
Anlamı yok bakışların
Bukez rüya değil
Söyle hadi
Manasız sözlerimi,
Bir okadar kifayetsiz olanlarıda
Söyle kabahatlerimi de say durma
Aşk dediğin nedir ki
Bir buğday tanesi
Özenle toplanıp özensiz tüketilen
Kıymeti bilinmeyen
Ya da zamanından geç öğrenilen..
Gücün alt üst olduğu bir beden hayal et
Savaşacak tek bir amacı kalmamış
Yıkık dökük bir şehir hayal et
Zor değil başarabilirsin
Nefes alışım mucizelere bağlı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!