Dağlar ardı duman olmuş
Karlı geçitlerim çetin
Beslediğim tüm iyi niyetin
Kurşuna dizilişi bugün
Bir intihar borçluyum düne
Düştüm kollarına güçsüz
Kurmuştum hayaller uçsuz
Kor ateşlerde beni suçsuz
Yaktın ya... Sen de yan artık
Bakmam benzine betine
Insan şaşıyor be anne
Dünya durdu dediğinde
Durmayip döndüğüne
Suların akıp, çiçeklerin açıp
Bülbüllerin türkülerini duyunca
Yada güneşe bakınca
Emirim, Adım duyulmaz gayrı cihanda
Dünya denilen şu iki kapılı handa
Gönlüm daima perişan kanda revanda
Sesimde akislerim söndü de sönüyor
Feleğin çarkı neden tersine dönüyor
Bir gül görsem dalında bülbüller
Anca memleket,memleket diyor
Gurbet bağında solmuş sümbüller
Önce memleket,memleket diyor
Çıktım vefasız düz bir ovaya
Ayrılık uzun yoldur, tedarikli olasın
Köleni kovdun, sana yaren olamaz gayrı
Hazana gelmeyesin, gül gibi solmayasın
Düşmeye gör, seni kollarım dolamaz gayrı
Yakınca sineni hasretin dumansız koru
Beni bırakma sensiz
Avuçlarımda gül kırıntıları
Boynumda öpücük izleri varken
Beni bırakma sensiz
Rüzgarsız baharlarım
Güneşsiz yazlarım olsa ne çıkar
Şimdi senden uzakta elimde kağıt kalem
Sevgiye dokunmadan nefretten yazıyorum
En derin uykusunu uyurken bu alem
Ben uykudan firar edip adına kızıyorum
Odamda bir hazan mevsimi ki yakıyor
Ya kalem kırar beni ya ben kalemi
Otuz yıllık elime hakim saymayın
Sözlerim Yıkacaksa yalan alemi
Beni mazur görün ha, hüküm saymayın
Değişmiştir sevdanın kuramı bugün
Zırhımı düşürdüm Ey aşk Artık senindir ruhum
Anladım bu savaşta her defa kendime vurdum
Herkes farklı söyledi farklı anlattılar seni
Çaresizce sokaklarda kimi gördüysem sordum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!