Vur dadaşım vur davula
Kul olmasın hiç kimse kula
Aşımıza işimize düşelim yola
Durmaz düşman önünde kovula
Mekânındır Palandöken senin
Verdiğim emekler çıkıyor boşa
Etmem şikâyet ne gelse de başa
Sever derdim hem ağa hem de paşa
Dağ delmekten de seni sevmek zormuş
Olsa da gücüm çekeyim nazını
Yaksan da beni kıyamam asla gözyaşına
Delice seveceğim gelsem de yüz yaşına
Ne medet nede merhamet senden istediğim
Salma sakın seni seveni yalnız başına
(09/05/2005 Erzurum)
Gelen küstü gidende küstü
Kafa çeken üstüme kustu
Balım demiştim oda kızdı
Canım sanmıştım neydi kastı.
Erzurum 29.03.2008
Çok oldu sıladan uzaklardayım
Buz etti sinemi tipiyle bora
Gurbette başıboş bir divaneyim
Donsam da yüreğim alıştı nara
Hiç olmadı ki elimden tutanım
Kalmamış çare baştaki boş şeyler
Sevdaya dair dilin bak ne söyler
Çatlasa neyzen kırılsa da neyler
Mevlamdır eyleyen kul aciz neyler
Can çekişen gönül yorulmuş nazdan
Memurdum, uzun seneler sıladan ayrı kalmıştım.
Eş, dost görüşmeleri ile özlem gideriyordum.
Hasret benim için nefes almamak gibiydi.
Arkadaşım Abo’yu göremediğim gibi haberde alamazdım.
Bahara doğru emekli olup, dönmüştüm memlekete,
Kiminle karşılaşsam hal, hatır sorup, koklaşırdık.
Tanıdığımdan bu yana ben beni
Ta o son gülümsediğimden beri
Hani arada birde olsa bari
Bir tebessüm bile hiç edemedim
Sıralanmıştı sanki katar katar
AB’ye Giriş;
Boş ver AB’yi biz bir olalım yeter
Umurumda mı Avrupa’nın yıldızı
Hilalle ay size akıttık kanımızı
Bu kadar yakışır beyazla kırmızı
Düşsün temsil eden bu yıldızlar
Takdir senin kul senin ya Rab
Diken senin gül senin ya Rab
Şükür diyen dil senin ya Rab
Sabır lütfeyle ya Rab ya Rab
Damardaki kan senin ya Rab
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!