Ahmet Emer Şiirleri - Şair Ahmet Emer

Hadi Oradan!
Estiler yine sanırım, tutturdun birden özür dileyeceğim diye!
Nereden çıktı, ne hainlik düşündün yine başlarsın oyuna? ! .
Neden özür dileyecekmişsin babaannenin torunundan?
O torun ki, deden ev kurarken rahat vermemiş bir türlü şımarık oğlan.
Amcan da iki tokat atmış berduşun suratına, otur oturduğun yerde diye!

Yükselmek ne güzel şey
yaşamın basamaklarında adım adım
bir zamanlar kundakta kıyametler koparırken
mavi önlük beyaz yakayla okul yolunda koşmak
cıvıl cıvıl sıraları doldurmak
sımsıcak dostça bakışları altında öğretmenin

Bir Usta, bir Büyük Usta Ataol Behramoğlu.
Kaleminden kan damlar kimi,
Kimi zaman karakışta sıcak çay porselen fincanımıza,
Ağustosta serin Ege Meltemi, bağrımıza…

“Görüyorsun işte küçük adamları

Bu ne aymazlıktır ki bilmez
kum saatindeki deve kuşu
akmış gitmiş kumun 47' si
kalmış şunun şurasında 53' ü

anlamaz bir türlü yürütme

Yangın sardı bacayı tutuştu paçalar
rest çekme habire boşuna çırpınışlar
köpek görmüş kediler de öyle yaparlar
tüyler diken diken tıslamaya başlarlar

yılan da öyledir kediler gibi tıs der

Adalet adalet diye aradım sordum
Bulacağımı sanıp bekleyip durdum
Tam buldum derken kayboldu gitti
Ne gören var ne duyan yok sesini
Geçti aylar geçti yıllar
Ne ben Onu bulabildim

"Hayat, Sizin Hayallerinize Rağmen Çıkıp Gelen Şeydir" diyormuş bir bilen!
Unuttun mu, bilmiyor musun, yoksa inanmak mı istemiyorsun?
Duyuyor musun, düğün şarkısı bunu söylüyor?

Nasıl kurdun geleceği hayalinle?

Değerli Halk Ozanı güle güle git,
git yolun açık olsun, git otağın aydınlık, güneşle dolsun.
Git, kurtuldun kirli düzenden için rahat olsun!
Git kucağın güller, laleler, patlarla dolsun.
Sanma kalacak dünya kötüye, avuntun olsun!
Hata senin değildi, suç senin değil;

yararı yoktur göz yaşı dökmenin
çekerek demirlerini limandan ayrılmışsa gemi

ne zincirlerinin şakırtısı ne gölgesi kalır rıhtımda
ardından uzun bir düdük sağır ederken kulakları
sarsılır yüreğin köpüklerin sarhoşuğunda

Ağlama yavrum,
Bari göz yaşlarına yazık olmasın! ..
Düzeni bozuk gidişin tekerine çomak sokasın!
Seni bu duruma koyan gündelik aleminde gülüyordur bilesin!
Yık duvarları,
Bağır bağır bağır dağlar inlesin.