Ölüm gelse kapıma dayansa
Ecelim sen ol isterim
Kim bilir bu hüküm kaç yıl daha
Eritecek ağır ağır
Ölesiye sevmişim seni
Ölesiye yanmışım sana
Ömrüm elimden alınmış haldeyim
Karanlığa gömülmüş kederdeyim
Kapılmışım hayaline uzaklardayım
Issız kuytulukta bir yerdeyim
Hayata veda etmiş gibiyim
Birşeyler kopuyor içimden
Ta derinlerden
Acılar içinde sürüp gidiyor
Seni arıyor bulamıyorum
Düştüğüm yollarda
Sensiz sabahlara
Ben karanlığın tam ortasında,
Mağlup olmuşum hayata.
Her yanım kırık dökük paramparça,
Bu köhne şehrin karlı akşamlarında.
Dermansız dertler ve kederler arasında,
Çare bulmuyor gönlüm ağlamakta.
Gökyüzünde asılı
Bir yıldız olmak istiyorum
Bir bilinmezliğe doğru
Kayıp giden samanyolunda
Havada savrulan
Bir kırlangıç olmak istiyorum
Rüzgarın sesini duyduğun an
Bilki benim sesimdir haykıran
Yağmurun cisiltisinden ıslandığından an
Bilki benim gözyaşımdır sana dokunan
Bulutlar gökyüzünü kapladığı an
Öyle bir yüreğim olsun isterdimki
Engin denizler gibi büyük
Azgın nehirler gibi coşkulu
Gökyüzü gibi masmavi
Ormanlar gibi yemyeşil
Güneş gibi kavurucu
Sen hiçbir zaman unutulmayacaksın,
Unutulmaz anılarımda saklısın artık.
Seninle hayat bulmuştum,
Seninle tekrar hayata dönmüştüm.
Sen vazgeçilmezim olmuştun,
Seni hep seveceğim...
Bir umut dolar içime
Rıhtıma yanaşırken gemi
Sevinç dolar, dalgalanır yüreğim
Martılarda ortak olur sevincime
Bir bir iner yolcular gemiden
Yolcular arasında seni ararım
Bir sabahın daha gelişinde
Yine uykusuz, mahsun, boynu bükük
Gece boyunca hasret ayazlarında
Çıldırtan yanlızlığımda gelişini bekledim
Ama yine çalmadın kapımı
Uzak şehirden çıkıp gelmedin bana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!