Perişanım kaç gecedir,
Kaç seherdir
Güneş çalmadı kapım.
Hüzün doldu akşamlarım
Ve alışık olmadığım
Yağmurlar yağdı gözlerime.
öylesine acı ki
hışırtısını duyamamak
yapraklarının
ve öylesine inat ki
hasretine dayanmak....
Masal
Bir vardı bir yoktu,
Zamanın içinde
Gecenin dışında
koyun kuzu bir de kurt
Bilmiyorum hangi zamandı,
Ağzı körelmiş tırpanları omuzlarında
Torbasında yoksulluk kırıntıları
Ve ellerinde ay parçası umutlar,
Titrek uyanışlarla başlıyordu
Günün ilk yorgun zamanı.
Yaylalarımız vardır,
mayısta haziranda şenlenir,
Süt dolar memeleri koyunların,
Dağlarımız vardır
Sularını içemezsin bir avuç
Yanar dudakların.
Martılar acemi adreslere
uğrar mı bilmem,
Bilmem hangi anıdasın
hangi zamana saklandın bilmem,
Ağıt zamanı değil gülüm,
Ağlama....,
Etme Küheylanım
Gitme uzaklara...
Dağın öte yüzü
Tekin değil bura gibi...
Gitme yüreğimden,
(En yürekli Amcam'ın anısına saygıyla)
Direncin ve yaşamın
Onuruna uygun
Gözlerine gülmeyi yakıştıran
Sarı Çayırında çiçeklerle kuşlarla
Kucaklaşmayı kıskanan
1
Bir yıldız kaydı
Tepelerin ardından
Bir çoban yıldızı,
Mor sümbüller sarıldı ellerine
Coştu ardından dereler
Bana susmayan bir özlem bıraktın
Bütün yollar kıvrılarak uzadı
Yüreğimde ilk pırıltıları sabahın
İçimde dinmeyen memleket sevdası
Ve gecelerin en güzeli ;
masal denizi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!