Yuvarlanan taş gibi çalış,yosun bağlama,
Meyve veren ağaç ol,gönülleri dağlama,
'Allah için ne yaptım? ..'Bunu hep sor kendine;
Ağlarsan şimdi ağla,son ânında ağlama! ..
..
Bahar geldi sakladı yapraklar ağacı
Sanırsın gelin saçı telli duvaklı söğüt
Güzel ama olmaz ki bu ne kural
Kışın lazım o yazın istemez ağaç öğüt...
..
Ben şairim ben duyarıım seslerin en gizlisini
Kuşa yuva olan ağaç
Senin gövdende binler yara
Benin gönlümde binler yara...
Şehrin de bakışları ok
..
En güzel gülüşler çocukluğumuzda kaldı.
Taşıyamadık bugüne saflığı, doğallığı…
Her şeye sahiptik bir avuç çamurdan, bir ağaç dalından da olsa.
Ve bir süpürgeden at yapıp binmek kadar kolaydı mutluluk.
..
Atomlar Da
Her çekirdekte vardır bir emir, der; sizler şöyle bir bitki ve ağaç olacaksınız.
Atomlar da bu emri dinler ve der: Bizler hazırız, oluruz, her ne olacaksanız.
Berlin, 16 Ağustos 2011.
..
İbadet Etmeyen Varlık Yoktur
Yaz, kış kıyamdadır bir ağaç; meyve vermesi de onun zikri ve hem secdesi.
İbadet etmeyen varlık yoktur Allah'a, namazsız insanlar bunun harici...
Berlin, 25 Ekim 2012.
..
Meyvesiz Bırakır
Eğer insanlar şükürsüzlükle soyarsa o Rabbanî otomatları,
Allah da bir kuraklık gönderip, meyvesiz bırakır o ağaç(mat) ları.
Berlin, 7 Ekim 2007.
..
Senin Değerin Ne Eder?
Yapraklar, çiçekler, meyveler diliyle Allah'a ibadet eder bir ağaç.
Hani senin zikir ve namazın; bunlar olmazsa, senin değerin eder kaç?
Berlin, 2 Haziran 2009.
..
tadsız şu ağaç
eylül'de hışırtısız
aşksız mıyım ki
..
Karar vermişse bir yaprak ağacı terk etmeye
Ağaç izin vermişse yaprağın dalından gitmesine
Rüzgarlar sadece küçük bi sebeptir,
Eylüller bahane..
..
Ağaç gibi olmalı bazen insanın gönlü,
Günü geldiğinde gereksiz kişileri çıkarmalı Hayatından.
Tıpkı her Sonbahar'da Ağaçların Yaprak döktüğü gibi...
..
Ağaçlar meyveler verdi bugün
Hislerime ortak oldu bugün
Yedim hepsinden bir tutam bal, gönlümü hoş etdiler bugün
Ağaç biriktirirsin bütün sırları
Konuşur yaprakların benimle
Sararmışsa yaprakların dertlisindir,ağlıyorsundur
Yeşermişsen mutlu,kalbin hoş, uzanmış ellerinle, aşklara gölge olan kanatlarınla, mutlusundur
..
İnsanoğlu ağaç gibidir!
Ne vakit yüreğinde fırtına kopsa,
Gözleri boncuk boncuk yaprak döker..
..
Çirkinsin dünya çirkinsin
Öleceğimi söylemedin hiç
Çirkinsin dünya çirkinsin
Niyetin çirkin biz insanlara
Bizi kursağına almak isteyen koca kuşsun
..
Ağaç kırılsa da dallarını veriyor
Yarasa kör olsa yüreğiyle görüyor
Karanlıklar çökmüş ay buluta giriyor
Mahsun yüreğimin intizarı nerdesin
..
Leylekler: Genelde sıcak bölgelerde yaşarlar. Bu yüzden sürekli baharda ve sonbaharda göç ederlerler. Bugünlerde ülkemize gelen leylekler hoş görüntü oluşturuyor gökyüzünde. Bunların bir kısmı ülkemizde kalacak bir çoğu avrupa ülkelerine ve Amerikaya doğru uçacak.
Leylekler: Boyları 1-1,5 m arasında değişir beyaz gövde kırmızı uzun gaga ve kırmızı uzun bacaklı hayvanlardır, genelde börtü böcek, fare,solucan,köstebek yer. yavruları ane kursağında getirdiği su ve yiyecekle besler. Yuvayı erkek leylek yapar ve korur.
Leylekler göç ederken, deniz ve okyanus üzerinde uçmazlar. Her an karaya inip dinlenecekleri güzergahları tercih ederler. Ve uçuş yollarını ısıya göre ayarlarlar
Leylekler; gagalarını vurarak anlaşırlar. Bize aynı gelsede vuruşlar farklı sesler çıkarır. Çiftleşme zamanı ses çıkararak erkek leylek dişinin etrafında dans eder.
Hemen her köyün bir leyleği vardır derler, heryıl aynı ağaç,baca, yada direğe gelip yuva yaparlar.
Leylekler: Genelde sıcak bölgelerde yaşarlar. Bu yüzden göç ederlerler. Bugünlerde ülkemize gelen leylekler hoş görüntü oluşturuyor gökyüzünde. Bunların bir kısmı ülkemizde kalacak bir çoğu avrupa ülkelerine ve Amerikaya doğru uçacak.
Leylekler, genelde börtü böcek, fare,solucan,köstebek yer. yavruları ane kursağında getirdiği su ve yiyecekle besler. Yuvayı erkek leylek yapar ve korur.
..
Asude baharlarında ovaların dağların
Ona binbir nimet sunan tatlı canların
Bir ağaç çatalıydı mutlu yuvalarının
Ağzında kuru dal ile uçtuğu günler.
..
Bazen bir meltem gibi ılık ve yumuşacık,
Bazen poyraz gibi güçlü ve mert
Tüm sararmış sonbahar yaprakları uçuştular,
Nehrin üzerinde süzüldü bazıları son bir kez
Tekrar ağaç köşelerine kümelenmeden önce
Bu esinti başlarını döndürdü onların
Nereden gelmişti, nasıl bir esintiydi bu
..
Ben ardıç, sen karaçam
Aşkımız kavak ağacı....
Yıllardır dimdik ayakta duruyor
Ama bir türlü meyve vermiyor
Ben isterdim ki aşkımız erguvan olsun
Herkesin imrendiği nadir bir ağaç olsun.
..