Gözlerim yolunda asılı kaldı
Giyinmiş alları gözlerim daldı
Sonunda vazgeçti ellere vardı
Ben ona ölürüm o'başkasına.
Şirinköyden Denizli'nin arası
Lamelif'tir kaşlarının karası
Bir ok gibi Karcı dağın tepesi
Aşıklara ölüm dahi az gelir
Bir zulmettir aşk acısı çekenler
Yaranın içinde yaradanı gör
Nefsine uyupda günaha dalma
Dertlinin derdine tuğyanmı gerek
Yazılan yazıyı kalemden sanma...
Bozlak 27
Halimden şikayet edemem sana
Feleğin yaktığı har'ı nardayım.
Aşkın şarabını küpten içirdi
Demedim derdimi ah bende kaldı
Kara göz üstünde kemansı kaşlar
Kirpiği canıma tığ gibi işler
Somurup yanağa koyduğu dişler
Kırılsın dökülsün diyemiyorum...
Değirmen önünde oluşur bükler
Karlı dağlar yana durun azıcık
Son bir defa sevdiğimi göreyim
Yıllar geldi yıllar geçti aradan
Yazımı böylece yazmış yaradan
Bir name göndermiş ucunda yanık
Özlemiş besbelli tanıkdır yanık
Saçından göndermiş uçları kırık
Okudum ağladım sürdüm yüzüme
Köyümün altında üzüm bağları
Nefsinin zebunu olmuş zavallı
Nereye gidersin nereden geldin
Unutmuş gibisin asli vatanı
Mahşeri mekânda ağlarsın bir gün
Sarılsan Rabbinin mamur ipine
Bırakıp gittin sen beni yalnız
Hasretin narına düştüm ağlarım
Bir kara sevdadır yanar içimde
Hasretini tuza banar ağlarım
Sabah erken kalktım kıldım namazı
Ne dedimde gittin zalımın kızı
Ağlamış garipler çıkmaz avazı
Seni saran kollarımı kırmalı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!