Hasret koymaz bana alıştım artık,
Özlemlere dertlere karıştım artık,
Senin yokluğuna gücüm yetmiyor,
Ne olur dön bana!
Ben benden geçtim artık.
Nice acılara göğüs gerdik biz,
Ne ayrılıklar gördük, Ne terkedilişler yaşadık.
Umudumuzu katık yaptık geçen yıllara,
Göz yaşlarımızı yanaklarımızda kuruttuk.
Ne kederleri, ne mutlulukları;
En büyük aşkları, hiç yaşanmamışçasına unuttuk.
Bana ekmek veren şehir,
Nerde benden aldıkların?
Bana sevda sunan dilber,
Hani benden aldıkların?
İşsiz kaldım boş dolandım,
Aşsız kaldım aç dolandım,
Meğerse aşk insanı fena çarparmış,
Anlayana kadar iş işten geçti.
Kendisine özgü havası varmış,
Sinei paremi yaktı da geçti.
Uzun yıllar böylesine mutlu olmadım,
Sen yalnızlık nedir bilirmisin?
Sessizliğim çınlıyor çıplak duvarlarda
Kapını ne bir dost ne bir sevgilinin çalmadığı
kör kuyunun dibi gibi kör,
Yeni doğmuş bebek gibi çıplak,
Taş taşımış gibi yorgun,
Kimse bilmez yüreğimde yanan ateşi,
Eritir yok eder değdiği yeri,
Vurur dalga dalga coşkunun seli,
Sevgi pınarından bir şarkı gibi,
Eğer o da birgün severse beni,
Ruhuma yazarım güzel ismini.
Hala yanıyor içimde gençlik ateşi,
Bedenim yaşlansada hiç sönmeyecek.
Bir güzel sevmiştim; Yaşıyor belki,
Belki mahşere karıştı hiç dönmeyecek.
Geldim bu günlere hiç düşünmeden,
Unutuverdim yalnızlığımı yine,
Unutuverdim sevgilim.
Geçmişte kaldın sen,
Mantık yok,
Düşünmek yok,
Sevmek yok.
Düşümdesin birtanem an be an,
İstersen gül bana, istersen inan,
Lakin sen farkında bile değilsin;
Elimde değil hergün her zaman,
Kendimi kaptırdım ben bu aşka.
Tütüyorsun gözümde, sözümü dinle!
Gözlerdir şairlere,
En fazla ilham veren.
O gözler ki insanı,
Bir ömür meftun eden.
İnsanda değişmeyen,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!