Bir çölde yürür gibiydim
Kumlar, her adımda kanayan ayak izlerimi sessizce yuttu.
Güneş, alnıma çiviler çaktı
Ve susuzluk, dilimde tuz kesen bir dua oldu.
"Daraldım!" dedim, sesim kayalara çarpıp
Bir çığlığa dönüştü:
"Kim duyar bu kırık sesi?"
Sonra biri çıktı geldi;
Gölgesi serin, nefesi ılık bir meltem.
Avucuma bir yıldız bıraktı:
*"Ben senin çektiğin acıların mükâfatıyım,
Çok daralmışsın duydum,
Beni sana Allah gönderdi,
Ben senin kabul olmuş duanım."*
Ve ekledi: "Sus artık,
Gözyaşlarınla suladığın kumlar
Bir vahaya gebe!"
İnanmadım önce
Ta ki toprağın altından fışkıran sular
Çölü mor sümbüllere boğana dek.
Her damla, bir yağmur gibi aktı
Ve kumlar, yeniden doğan bir nehrin
Şarkısını söyledi.
Şimdi soruyorum
Hangi yara, şifasızlığa mahkum?
Hangi dua, döküldüğü yerde kalmaz?
Biliyorum
En çatlak toprak, en derin köklere gebe
Ve en karanlık gece,
Şafağın sırrını taşır.
Ben ki çölün ortasında bir umuttum,
Şimdi vahanın ta kendisiyim!
Ve bilsin herkes;
Evrenin gönderdiği o meltem,
Sadece rüzgâr değil,
Çekilen her acının
Ebedi dönüşümü
Huban Asena Özkan
Kayıt Tarihi : 7.5.2025 18:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!