Eski çağlarda dış ülkelere kapalı
Çin Ülkesi'nde
Yaşlı kültürlü, deneyimli
Bir fağfur hüküm sürüyormuş.
Günlerden bir gün Çin Ülkesi'ne
Gün batarken mutsuz yıkık gönlümde
Acı yakar yüreğimi her akşam,
Özlem dolu şarkı gelir dilime
Yanlızlığım üzer beni her akşam.
İstemem, olmasın böyle şer akşam.
Bu dizeler, Başkent Ankara'mız'da
Hitit güneşi'nin yok edilmesi
Üstüne acıyla esinlenmiştir
Bu Hitit güneşi her yönüyle bir
Türk güneşi olup bir öncesiz ve de
İçimde bir nostalji var yakar beni ateşi,
Bu nostalji senin tadın, senin tutkun nur tenlim!
İçimde bir nostalji var, söndürüyor güneşi
Bu nostalji senin zevkin, senin kokun nur tenlim!
Doyamadım, doyurmadın, umsuk ettin nur tenlim,
Pierre Loti'den
Bugün seyrettim Haliç'i.
İçim yanarak...
Utandım turistlerden
Bir türk olarak...
Halının binbir renk desenlerine
Dalmıştım doğasal çiçeklerine.
Seyrederken gözlerime ilişti
Çiçeklerin içinde bir kırıntı...
Evet! Bu bir ekmek kırıntısıydı,
Gözlerim onu da bir çiçek sandı.
Bile bile haram yiyen,
Küçük, temiz yavrusunun
Kursağına haram sokan,
Onu da kendisi gibi
Hep harama alıştıran,
Kişilikten yoksun kişi
Hariş, yerden göğe değen boydadır,
Vücudunun kalınlığı doğu batı enindedir,
Çirkin bir kertenkele ve bir korkunç yılan
Karışığı olan korkunç bir yaratıktır.
Bir gün Cebrail göğün sonsuzluğunda
Sayısız kanatlarını vura vura uçarken
Göğün sonsuzluğu dek
Düşüncelerden uzak,
Acılardan arınmış
Havada uçan böcek
Bir rastlantı sonucu
Yok bildiğin yağısından kurtulup
Bir toplumun içinde iyi kalmış birisi,
Kişioğlunun kötülüğüne
Dayanamamış
Ve de onlara çok kızmış...
Onun görüşüne göre
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!