Otuz yıllık ömrümde nice savaştan çıktım,
Bedenen sağlam kaldım, bir tek ruhum zedeli.
Yüzde bir aldığıma, yüz bin vermekten bıktım,
Seni tanımak olsun, sevabımın bedeli,
Tam yedi yıl olmuşken aşka tövbe edeli.
Muhtelif rivayetler var, kaale aldım her sözü,
Kimisi on bin yıl derken, kimi dokuz bin yıl dedi.
Gittiğin yol yanlış, vazgeç dedikçe,
İşine bak deyip kızıvermişti.
Kahrolası binbir haltı yedikçe,
Issız köşelerde sızıvermişti.
On bir yıllık sevdamı, on bir saatlik sayıp,
Sırtımdan on bir bin kez, vurdun ya helâl olsun.
On bir gün öncesinde, verdiğin sözden cayıp,
On bir masal uydurup, durdun ya helâl olsun.
Ey gönlümün sultanı, bu gün ayın on biri,
İşgaline yenildim nihayet yalanların,
Her an doğru olmanın,sızısını tattım ben.
Zayıflarken iradem, elimde olanların,
Çoğunu kaybederken, bazısını sattım ben.
Koşarken rahatlarım, yürürken yorulurum,
Bir asır öncesi, son durak dedi,
Şimdi bulunduğu, yere varınca.
Hayali belliydi, ne kuş, ne kedi,
Fil olmaya karar, verdi karınca.
Dünya saatini, şiddete kurdu,
Şu fani dünyaya elveda dersem,
Sen sen ol arkamdan ağlama anam.
Bendeki hakkına helal dilersem,
Sen sen ol arkamdan ağlama anam.
Şevkatine muhtaç, yaban ellerde
Mazinin canlanışıydı, tavırların her haliyle,
Vuslat vuslat diye diye, gözlerine baktım senin.
Bazen hüzünlü bir şarkı, bazense bir şiir ile,
Duygu oldum, sevinç oldum, yüreğine aktım senin.
Yüreğinde mutluluğun tarifi saklıymış meğer,
başarılarınızın devamını dilerim şiirleriniz çok güzel gerçekten,yüreğinize sağlık....
başarılarınızın devamını dilerim şiirleriniz çok güzel gerçekten,yüreğinize sağlık....
güzel bir çalışma olmuş tebrikler