Hazan mevsiminde hüzün dolarsa gözlerin
İki damla yaş damlar arkasından gidenin
Ne mendil gerekir yüreğime; Nede ilaç çaredir
İçimde kanayan, fırtınalar koparan isyanıma
Sen dün gibi hala gözlerimdesin, hayalimdesin
Saflığı dışına vurmuş koca bir aptal
Koca Denizde sahipsiz bir Sandal
Sallanır durur her suyun akıntısına
Kadersiz bir yolda sahipsiz kalan yetimler.
Ne kadar çırpınsada nafile geçer zaman
Sakın bakmayın gözlerime
Kalbimde kopan fırtınanın eseri
Yağmur bulutları ile dolu,
Ha yağdı,ha yağacak şimdi.
Sakın engel olmayın ayaklarıma
Kaşlarının arasında kaybettim kendimi.
Gözlerinin derinliklerinde boğuluyorum.
Saçlarının arasına takılmış kelebek misali,
Çırpındıkça sana daha çok bağlanıyorum.
Bir Buket gül verseydim eğer sana;
Sırtımı dayadim Elif'e,iki olta, bir kova' yla.
Mirildanirken aşkımın her hecesini,
Boşa geçen yılların acısı, gözümden akan yaşlarla,
Sana geldim. Yanımda bir şişe aşk sarabiyla.
Sar beni kollarina; sarhoş olayım senin kokunla,
Benden selam söyleyin sarıanaya
Işık saçar durur sevgi bağlarına
Emniyet in önünde oturan iki şüheda
Hoş sohbetlerine doyamadım ben hala
Marmaris ten Hatay'a, Kabeden semaya
Şehitler tepesinde oturan Hızırdır.
Şehitler onun çevresinde Hazırdır.
Şuhedanın yanında duran Melekler
Türk ordusunun yanında Nazırdır.
Ayetin anlamını bilmiyorsan.İmanını,
Bir nefestin geldin geçtin ömrümden
Gençliğim heba olsada ne gelir elden
Kalbimdeki mezarlıkta kalan senden
İki damla yaş dökülür gözlerimden.
Sonra bakarım içimdeki bu mezarlığa
Bazen karanlık yollarında kalırsın.
Ellerin boşlukta yaşamın;
Bağrından yanık bir duman tüter,
Hıçkırıklarla kendi gözyaşında boğulurken,
Tutmak istediğin bir el, bir dost ararken karanlıkta,
Bazen çocukluğuma dönerim rüyalarımda.
Tahta panjurlu bir barakanın tahta kapıları arkasında,
Sen ve ben başbaşa, masum ve temiz bakışlarla,
Yakar bedenimi hala o günkü gibi kısa siyah saçların
Bedenime her dokunuşunda, dudaklarını her öpüşümde,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!