yakub’ a derler di sabır taşı;
Kör oldu gözleri,kurudu yaşı,
Yalnız! Rabbine eğildi başı,
Yarınından umutsuz yaşamadı.
Oğlu Yusuf kuyuya atıldı,
Oyuncağı elinden alınmış bir çocuk gibiyim.
Ağlıyorum! Ağlıyorum! Ağlıyorum! Hıçkıra, Hıçkıra!
Avazım çıktığı kadar bağırıyorum. Kahrolurcasına!
Mutluluğu elinden alınmış mahkum gibiyim yokluğa
Sevdiklerim düşman mı olacaktı. Ömür boyu hep bana,
Elindeki ekmeği beğenmez
Ekmeğin kenarını yemez,
Dinini imanını bilmez,
Kanaat edip; Şükür etmez.
Sokakta ekmek arar,
Melekler arkadaşın……
Çiçekler yatagın olsun……..
Kim sana buğuz ederse,
Benim düşmanım olsun……
İnsanı nefsinden aziz bilirsen,
Yaradılanı yaradandan seversen,
Akıl ile değil,Ruh ile görürsen,
Rezil olursun; Şu Alemde sen!
İnsanı kendin gibi görürsen,
Beni Benden sormayın;
Ben bende değilim.
Bir Ben var; Ben den öte,
Bencillikten,Ben likten önde.
Beni benden sormayın;
Selam Sana!
Gönül Çeşmesinden akan pınardan,
Dilindeki ihlastan,elindeki boncuktan,
Uzak kaldın; Yakın olan dost'tan,
İliğine sızan kalbindeki karartıdan.
Seni dilendim senden bu gece
Semaya,Yıldızlara açılan ellerimle
Cenuptan şimale uçan meleklerle,
Karanlıklardan da ötede bir yerlerde.
Seni sevmek,Senin için ölmek bile az!
Bak istersen bunu bir kenara yaz;
Kollarını açıpta bana geldiğin yaz,
Kalmasın içinde ne dert nede maraz.
Bulut olmazsa yağmur yağmaz,
Şimşekler çakmaz,Güneş doğmaz,
Gökkuşağı sarmaz bedenimi!
Bulutlar gibi hüzünlenme be Annem.
Bir gün yine gelirim senin yanına,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!