Yalnız bir adam resmi çiz,
Kapkara bir hayatın içerisinde,
Bulabildiğin bir beyaz parçası üzerine,
Gülen bir çift göz koy yanına,
Temmuz sıcağında, bir parke ne kadar anlam bulursa,
Bıraktığın gözlerde, o kadar anlam bulsun çaresiz bakışların yanında.
Kalbi temiz, yüreği pak,
Kötülüğe karşı durur anlı ak,
Yanlışa mahal yoktur, sohbeti temiz ak,
Bir yırtık çarıktan başka serveti yok,
Kalemi kırık şairin.
Yılların yorgunluğuna yenilmiş,
Her seferde bir kez daha hançerlenmiş,
Tozlu yollarda, her türlü pisliğin kahrını çekmiş,
Ömür törpüsünde yarınlarını yitirmiş,
Sol yanım acıyor anne.
Ağlayan bir çift göz semaya bakıp,
Giden zamanadır isyan, tanrıya yalvarıp,
Düşen üç beş akadır bu yalnızlık,
Karabasanlar sarmış, sevda yerine dört bir yanımı.
Gecenin ayazında temmuz sıcağı,
Bir sen anlarsın beni sandım,
Yanındayken bile hep ismini sayıkladım,
Rüyalarıma seni, bir seni baş tacı yaptım,
En güzel sabahlara seninle en güzel hayallerinle uyandım.
Bir sen anlarsın beni sandım,
Bir bıçak sapla sırtımın tam ortasına,
Zehire gerek yok, bir çift söz söyle yeter,
Afakı ömrümü at karanlığa,
Üstüne basıp çiğne geç yeter.
Adımı anmak istemiyorsan at bir kuyuya,
Yalnız bırakma elleri ne olur,
Yalnızlığın ne acı bir şey olduğunu,
Ellerim boş kaldığında anladım.
Bakmak, sadece görmek demek değilmiş,
Bakmanın ne demek olduğunu,
Yalnız dağların asil aslanı,
Garip sevdaların âşık küheylanı,
Başı dik, gönlü kırık, yüreği yaralı,
Bir hoyrat peşinden diyar diyar dolaşan bedo.
Çok çilelere boyun eğmiş,
Bu kaçıncı sonbahar yağmuru üzerime yağan,
Bu kaçıncı ruhumu hançer misali vurup yaralayan,
Hasretinin diyar diyar gezdirip beni bitirdiği an,
Varsın; sensiz olsun akşamlar,
Varsın; sensiz gelsin yarınlar.
Bir masal anlat bana anne,
İçerisinde yorgun bir günün ardından gelen puslu bir gecenin…
Nasıl acı hatıraları aklına getirdiğini anlat,
Yaşanmışlığın resmi, yoksulluğun anlamı olsun satır aralarında.
Hayata dair var olan gerçekleri anlat anne,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!