ay ışığı altın oklarıyla uzandıkça denize
bu şehirlere öksüz kaldırımlar doğar
işsiz ve güçsüz ve tabelasız akşamlar
kıvranır durur içinde daha dün
çok sevdiğin ikiyüzlü umutlar
durma
görülecek hesabı var yolların senle
uçsuz bucaksız düzlüklerin
rüzgarın durmaksızın dövünüp durduğu
tenha ve ıslak yamaçlarıyla dağların
benim de sevgilim
son bir kaç sigaram belki
ya da böylesine üzülmek mi demeliyim
bir anlamı yok
kıpırtısız oturup bir köşede
binlerce küçük sözcükle özlediğim
o çok ağlamış gözlerinde
ürperten bir yanı vardı en sevgili bakışların bile
gözlerini İstanbul biliyordu
sen İstanbul'u hiç özlemiyordun
beni özlediğin kadar bile
şimdi kırılganlığınla hükümsüz
inadına kendini özlediğin akşamlar
bir sır gibi kemirip dururken kalbini
düşlerin seninle ağır ağır tükendiği
kaygısız ama yorgun zamanların
bitmek bilmez usul sevişleriyle içinde
soluk soluğa bir limandır hayat
nice anlamsız gemilerin yanaştığı
her defasında gözlerine
yeni ağlamaklar bıraktığı
farz et ki gözyaşların
yanaklarını okşayan ellerim benim
ve susmuşçasına içinde
binlerce ölümlenmiş düşlerin
son şans belki de anlaman için
ne varsa ağlatan seni
yaşatandır sevgilim
Kayıt Tarihi : 15.11.2004 07:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!