Meclisin bütün zillerine basıp kaçmak, saklanmak Güvenpark'a
Ve teşrifatında lüks davetlerin, devlet erkanının yağlı beyinlerinde
habire çiğnenen abur cubur plastik sözcük yağmurlarına inat
Fitil gibi ıslanmak Emek Sineması çıkmazında,
Suyun terkosunda fitil gibi sarhoş olmak
Suyun yasaklanabilirliğini tartışmak ki artık sarhoşluk yasak.
Bir ıskarta silüetin
Ne dündü ne yarın,
herhangiydin.
Arabaya önden girip
yandan boşalan zaman
Canım.
Can çekişiyorsun.
Sabuna dönen kar
Belki bu gece yıkar
Son köpüklerini.
Ellerin kehribar
Soydaşız biz deniz suyundan beter diri,
göklerden daha eril,
kalender değilizdir, çile nedir biliriz.
Tekneden geçmeyiz o bizi terketmedikçe;
toprağa gömüleceğiz ama mefta hep mavi derin.
Uçsuz ve bucaksız sığamadık dünyaya,
İkinci el sözcüklerde değilsin hani her mehtapta el sallayasın şiire
Belli bir kitle partisisin üyelerini tanımayan,
ya da el yazması mermer, karda kışta kayıp ensari antika,
ritmi yok ki kalbinin her el bastığında göresin attığını,
Sandık artığı eski bir çeyiz gibi aramaktasın hala
nerdedir aşkı muktedir, aşkı ü taala,
Benim karpuz kollu şiirlerim
Kim görür vintage rüyalar
En kestirmeden
bir şort giymek varken.
Belki patronlarda dır hata geometride
Fışfış kayıkçı kurumsal şair
Plaket alır plaket verir.
Erken yatar erken kalkar
Tüm şiirleri ezberindedir.
Desen ki ona sen nerdeydin
Sivil darbeden feshaneye
Kelkörkirpi geçti geceden
Sedir ağacı başucumda
Cesetler yağdı sofralara
Kum torbasında insanlık
Her yumrukta göz yaşı
Kem küm eder korku
Ne yaz gelir ne de kıştır kalpazan takvimi.
İki kadeh, iki yazlık fotoğraf, iki yapıştırma tebessüm, iki mahmur kedi.
İki salavat, iki murat, iki bukalemin dili, web sayfası kolaylığında batan güneş
MH370 gibi nerdedir belli değil.
Açmayacak belki kandil çiçekleri.
Acaip tektonik sessizlik.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!